SunExpress Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Çalışkan, Almanya operasyonlarında kullandıkları 13 uçaklık filosunu Türkiye’ye konuşlandırarak buradaki operasyonu güçlendirdiklerini söyledi. Çalışkan, korona virüs sonrasında yüzde 25’lere ulaşılması beklenen operasyonlarının hızlandığını ve yüzde 30’luk doluluk oranlarına ulaşıldığını açıkladı.
Türk Hava Yolları ve Lufthansa’nın ortak kuruluşu SunExpress, Yönetim Kurulu kararı çerçevesinde, geçtiğimiz hafta Türkiye’ye ve Türkiye’den yapılacak turistik uçuşların yanı sıra Türkiye odaklı iç hat hava ulaşımı üzerine yoğunlaşma kararı alarak, SunExpress Almanya’nın uçuşlarını durdurmuştu. Şirket Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Çalışkan bu önemli süreci Haber. Aero’ya değerlendirdi.
SunExpress koronavirüsü sürecini nasıl geçirdi?
“Türkiye sürecin başından beri tüm dünyayı ciddi anlamda etkileyen bu salgınla mücadele ediyor. Burada en önemli avantajımız sürecin şeffaf bir şekilde yönetilip etkili sağlık altyapısıyla sürecin üstesinden en hızlı, en etkili ve en şeffaf bir şekilde gelebilme konusunda Türkiyemizin avantajları var. Bu kapsamda 1 Haziran’da iç hat uçuşlarımız açıldı, yasaklar kalktı. 10 Haziran itibarıyla da dış hat uçuşlarımız serbest bırakıldı. SunExpress bu izinlerle beraber 1 Haziran’da Antalya ve İzmir iç hat operasyonlarına başladı. 10 Haziran itibarıyla da Türkiye’den Ankara, Antalya ve İzmir’den yapılan ilk dış hat seferlerinin de sahibi konumunda. 2019 Haziran’a göre ciddi anlamda küçük operasyonla başladık. Şu an operasyonlarımızı yüzde 25 ve 30 arasında gerçekleştiriyoruz. Turistik taşımacılık yapan bir havayolu olarak temmuz ayında çok ciddi kapasite artışı bekliyoruz.
“Avrupa Birliği’nin kapıları kısa sürede Türkiye’ye açılacaktır”
Avrupa Birliği’nin koordinasyonuyla almış olduğu bazı korona tedbirleri var. Uzun bir süre kendi sınırları içerisini kontrol altına alarak sınır geçişlerinin yasaklandığı bir süreç yaşandı. Geçtiğimiz haftalarda Avrupa Birliği sınırları içerisinde seyahat yasağının kademeli olarak kaldırıldığına şahit olduk. Gelinen noktalarda Avrupa Birliği sınırları içerisinde seyahatin başlaması bu gelişmeyi takip etti. Türkiye ve Almanya özellikle Almanca konuşan coğrafyada ortak birlikte menfaatlerimiz var. Ve orada yaşayan bir çok Türk nüfusumuz var. Aynı zamanda Türkiye’yi yıllardır ziyaret eden misafirlerimiz turistlerimiz var. Hemen bu bütün paydaşlar Türkiye’nin çok kısa zamanda Avrupa Birliği’nin birbirine kapılarını açığı gibi ilk ülkelerden bir tanesi olması beklentisi var. Bu yönde Cumhurbaşkanlığımız, Dışişleri Bakanlığımız, Turizm Bakanlığımız, Ulaştırma Bakanlığımız, Sağlık Bakanlığımızla çok yakın ve koordineli görüşme halindeyiz. Diplomatik ve siyasi görüşmeler var.
Ülkemizin bir çok Avrupa ülkesinde daha iyi mücadele ettiği korona mücadelesinin karşılık bulacağını ve çok kısa bir zamanda haftalar içerisinde Avrupa’ya çok daha rahat bir operasyon gerçekleştireceğimize inanıyorum. Almanya’nın seyahat uyarısı uygulaması var. Bu seyahat uyarısı ulaşımı tamamıyla engellemiyor. Bu konuyla ilgili bazı kurallar söz konusu. Bunun da kalkması yönünde ciddi bir diplomatik çaba var. Bizde şirket olarak bu durumu destekliyoruz, bu kısıtlamalar kalktığında uçuş trafiğimizin normale döneceğine inanıyoruz.
“SunExpress Almanya operasyonlarımız Türkiye’ye kaydırdık”
SunExpress Türkiye Güneş Ekspress Havacılık olarak 30 yıl önce Antalya’da kurulduk. İştirakimiz olarak 7 yıl önce Almanya’da Frankfurt merkezli SunExpress Deusctland Gmbh şirketimizi kurduk. Bu şirketimiz Türkiye’nin de dışında İspanya, Kanarya, Balerik Adaları, Tunus, Dubai, Mısır, Bulgaristan, Kuzey Afrika ve Yunanistan olmak üzere Avrupa’daki misafirlerimizi beşinci uçuş hakkı diye bildiğimiz Türkiye dışındaki coğrafyaya taşıyan bir operasyon icra ediyordu. Bu operasyonumuz korona kriziyle beraber pek çok sektörü olduğu gibi havacılık sektörünü de derinden etkiledi. Bu olumsuz etkiyi bertaraf etmek için önümüzdeki birkaç yıl daha çok çalışmamız gerekecek. Bu anlamda Lufthansa ve Türk Hava Yolları yönetimlerimizi ortaklarımızın kararıyla SunExpress Almanya operasyonlarımızın Türkiye’ye kaydırılması kararı aldık. Bu sayede SunExpress olarak odak noktamızı Türkiye’ye çevirdik. Zaten işimizin en önemlisi Türkiye turizmine dayanıyor. Korona süreci bizim optimzasyon yapmamızı, fokusumuzu tekrar dizay etmemizi ve şirketin daha sağlam hale gelmesi kararlarımızı öncelemiş oldu. Dolayısıyla SunExpress Avrupa’da icra etmiş olduğumuz 13 uçaklık operasyonumuzu Türkiye’ye transfer ederek buraya olan trafiği kanalize ediyoruz. Almanca konuşan coğrafya dışında Almanya, Avusturya ve İsviçre dışında Avrupa’da 39 nokta İzmir ve Antalya olmak üzere bu hatları güçlendirmeye odaklandık. Hedefimiz turistik Türkiye uçuşları olacak. Bu sistemle korona sonrası döneme başarılı bir şekilde imza atmak istiyoruz.
SunExpress Almanya neden kapatıldı?
Kesinlikle böyle bir durum yok. Şirketimiz son üç yılda rekor büyümeler, karlılıklar, ciro artışları kaydediyor. Hem THY hem de Lufthansa Grup’un maliyet yapısı itibarıyla en kuvvetli kuruluşu SunExpress. Bu karar SunExpress’in sunup iki büyük firmanın ortaklaşa aldığı bir karar olarak ortaya çıktı.
Korona öncesi 13 uçaklık Boeing 737 operasyonumuz vardı. Bu uçaklardan 11 turistlik olarak faaliyet göstermekteydi. Diğer 2 uçağımız Lufthansa’ya wet-lease olarak hizmet veriyordu. 7 tanede Lufthansa iştiraki Eurowings Havayolları’na Long-Haul uçuşlar yapan bir wet-lease operasyonu icra ediyordu. Bu süreçte bu operasyonlar bitmiş olacak diğer wet-lease uçaklarımızı Türkiye’ye kaydırarak buradaki operasyonumuzu desteklemiş olacağız. Oradaki personelimiz Türkiye’de olduğu gibi kısa süreli çalışma uygulamaları ile destekleniyor. Oradaki personelimizle ilgili ilerleyen günlerde hukuken ve özlük haklarını muhafaza ederek bir süreç yöneteceğiz. Bu süreçte ortağımız Lufthansa’yla yakı temasta olacağız. Paydaşlarımıza ve personelimize en ufak bir mağduriyet yaşatmayacağız. Bütün yükümlülüklerimizi sonuna kadar yerine getireceğiz. Yönetim kurulumuz bu konuda çok güçlü destek verdi.
Yeni rotalar nereler olacak?
Antalya’dan Almanca konuşan coğrafyada yüzde 50 ile Pazar hakimiyiz. İzmir’de bu oran yüzde 80’lerin de üstünde. Bunun yanında Antalya ve İzmir’den Anadolu’nun 13 noktasına İzmir’den, 9 noktasına Antalya’dan seferler düzenliyoruz. Rusya, Ukrayna, Doğu Avrupa, Körfez coğrafyası başta olmak üzere Türkiye rivierasına gelecek turist akışında 30 yıldır yaptığımız iş modelini çeşitlendirmek, kaynak pazarlarını artırmak arzusundayız.
Filo yapısındaki azalmanın sebebi nedir?
2 senedir Boeing MAX uçakları ile ilgili sorun yaşanıyor. SunExpress’in 60 uçaklık Boeing alım sürecinde geçen yıl ve bu yıl başlamamız gerekiyordu. Biz bu uçakları alamadığımız için kiralama yöntemine gittik. Bu açığı bu şekilde kapatıyorduk. MAX’lerin gelmemesiyle Almanya’daki bu kapasiteyi Türkiye’ye alarak karşılayacağız. Aradaki filo sayısı fark MAX uçaklarından kaynaklandı. MAX’lerin teslimat süreci başladığında bu açık kapatılacaktır. Korona ve MAX uçaklarından kaynaklanan sorunlar bizin yol haritamızı değiştirdi. Korona sonrası filomuzu güçlendirme imkanı bulacağız. Bu sene 66 uçaklık bir filo planladık. Buna ilaveten 15 uçaklık Anadolujet operasyonumuz var. Pilot ve kabin personeliyle birlikte Anadolujet’te operasyon gerçekleştiren 15 uçağımız var. Türk Hava Yolları’na Anadolujet operasyonlarıyla destek vermeye devam edeceğiz. Biz bu durumdan memnunuz ve THY’de menün operasyonlarımız devam ediyor. Önümüzdeki yıllarda artırarak devam etme ihtimalini de değerlendiriyoruz.
SunExpress’in iç hat planlaması nasıl?
Anadolu’dan Avrupa’ya 13 noktaya uçuyoruz. Şirketimizin İstanbul’a uçuşları gerek Antalya’dan gerek İzmir’den kaldırılmasıyla iç hatlardan çekiliyor muyuz gibi bir algı oluşmuş olabilir. Bizim merkezimiz Antalya ve İzmir. Bunun dışında Ankara ve diğer Anadolu şehirlerinden Avrupa’ya direkt uçuşlarımız var fakat ne Ankara’yı ne İstanbul Sabiha Gökçen ne de İstanbul Havalimanımızı bir merkez olarak değerlendirmiyoruz. Buralar THY ve Anadolujet’in konuşlandığı noktalar. Grup içerisinde bizim odaklandığımız noktalar Antalya, İzmir, Bodrum, Dalaman gibi Türkiye rivierasıdır. İç hatlarda çok başarılı yönettiğimiz Antalya’dan 9 noktaya, İzmir’den 13 noktaya, Anadolu’ya günlük rutin seferlerimiz var. Bu seferler kış sezonunda da devam ediyor. Frekans artırıp yeni destinasyonlar eklemeye çalışıyoruz. İç hatlar için İstanbul Havalimanı, Sabiha Gökçen ve Ankara Esenboğa Havalimanı’nda uçak konuşlandırma planımız yok.
Dış hatlarda planlamanız nasıl?
Dış hatlarda ise Ankara’yı Anadolu rotaları içerisine alıyoruz. Bu kapsamda Diyarbakır, Sivas, Samsun, Kayseri, G.Antep, Adana gibi 13 noktadan özellikle yazın Avrupa’ya yani orada yaşayan 2,5 milyon nüfusumuzu memleketlerine getiriyoruz ve tekrardan Avrupa’ya ulaştırıyoruz. Anadolu’dan Avrupa’ya en çok sefer düzenleyen tek havayoluyuz. Yeni pazalara da yönelerek Pazar çeşitlendirmemizi yapıyor olacağız.
Bağlantılı uçuş planınız var mı?
Charter olarak başlayan seferlerimiz son 5 yıldır tarifeli seferlerle icra ediliyor. Geçen yıl ilk defa sit-only satışlarımız charter satışlarımızın önüne geçti. Bu yüzden topla dağıt stratejimiz temelde yok fakat frekanslarımız o kadar çok arttı ki Diyarbakır, Kayseri gibi illerden Avrupa’ya bağlantı verecek bir çok seçeneğimiz bulunuyor. Lufthansa, THY ve Anadolujet’le şirketleriyle ortak uçuşlarımız (code-share) oluyor. Yaklaşık 1,5 senedir bunları da devreye soktuk.
Çalışanlar işlerine ne zaman tam kapasiteyle dönecek?
Nisan, mayıs ve haziran aylarında kısa çalışma ödeneğinde İşkur’dan istifade ettik, ediyoruz. Bu yönden son derece müteşekkiriz. Hiçbir çalışanımızı Bu uygulamalar bizlere çok yardımcı oldu. Hiçbir çalışanımızla yollarımızı ayırmak istemiyoruz. Hali hazırda iç ve dış hat operasyonlarımızın yüzde 30’unu icra ediyoruz. Uçuşların başlamasıyla yüzde 25 bandında başlarız diyorduk ancak şu an daha iyi bir noktadayız. Korona virüs dolayısıyla ekiplerimizi turuncu ve mavi olarak ikiye ayırdık. Bu ekiplerimiz şu an evden çalışıyorlar. Uçuşlarımız arttıkça ekiplerimiz ofisten çalışma imkanı bulacaklar. Ama her halükarda turuncu ekip çalışıyorsa diğer ekip ondan sonra çalışacak. Çalışanlarımızı korna virüsten korumak için tüm önlemlerimizi almış durumdayız ve onları koruyoruz.
10 binlerin üzerinde rezervasyon alıyoruz
Turistik rezervasyonlarla ilgili korona sürecinde hiç rezervasyon alamazken şimdi 10 binlerin üzerinde almaya başladık. Son iki haftadır geçen seneki rezervasyonlarımızın yarısını aşan rakama ulaştık. Yüzde 30 olan trafiğimizin olumlu yönde artacağının göstergesi bu gelişmeler. Yüzde 45 kapasitemizi her an sefere verecek şekilde hazırız. Simülatör eğitimlerimizi EASA ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü ile uyumlu bir şekilde. Temmuzun ortasında bütün ekiplerimiz uçuşa yüzde 100 hazır hale gelmiş olacaklar. Türkiye gerek havalimanları altyapısı olarak gerek havayolları altyapısı olarak gerekse otel altyapısı olarak en hijyenik şekilde tüm korona virüs önlemlerini aldılar ve bu kurallara tabii tutuldular. Ülkemizin bu tedbirleri en iyi şekilde aldığını bizzat söyleyebilirim. Dünyadan ve Avrupan tüm seyahat severlerin gönül rahatlığıyla Türkiye’ye gelebileceğini söyleyebilirim. Diplomatik görüşmelerinde yakın zamanda çözüleceğine inanıyorum.
Tur operatörlerimizden önümüzdeki rezervasyonlarla ilgili iptal almadık. Tur operatörlerimiz, acentalarımız ve diğer paydaşlarımız Türkiye’ye olan güvenlerini koruyorlar. Temmuz’un ortasıyla başlayan yüksek sezonda tüm yasakların kalkacağına ve Türkiye’nin yüksek doluluklara ulaşacağına inanıyoruz.”
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.