THY “Dünyanın En Bilinen Havayolu” olur mu?

Güntay Şimşek

 

Türkiye’nin bazı ülkelerle çok özel, sarsılmaz ilişkisi var. Bu ülkelerde Türk olduğunuzu söyleyince hemen avantajlı konuma geçersiniz. Süprizler yaşarsınız. Japonya ve Güney Kore gibi.

Ancak bu iyi ilişkilerimizi şimdiye ne kadar kullanabildik? Daha ileriye taşımak için neler yaptık? İşte o noktada durup, düşünmek gerekiyor. Çünkü halen daha içeriyi toplamakla meşgulüz.

Uzaktaki dost ülkelerle eksikliğine dikkat çektiğim konuda bu hususta bu hafta güzel gelişme yaşandı. Türk Hava Yolları (THY) her açıdan çok yerinde bir kararla Galatasaray’da da forma giyen Yuto Nagatomo’yu marka elçisi ilan etti. İstanbul-Tokyo hattının 30. Yılı vesilesiyle güzel gelişme olmuş.

Özal, Kozlu ve Japonya uçuşları

Burada bir parantez açıp 30 yıl önceki Türkiye tablosuna bakalım.  Japonya hattının açıldığı yılları ve emeği geçenleri de analım. Çünkü o tarihlerde THY’nin günümüzdeki gibi başarılı durumunu, bazı alanlarda dünya liderliğini, uçuş ağını rüyada görme ihtimali bile yoktu. THY havacı emekli paşalarla, emir komutayla, sıradan bir kamu şirketi gibi yönetiliyordu.

Rahmetli Turgut Özal’ın vizyonerliğiyle değişim ve dönüşüm için THY’nin unutulmayan yönetim kurulu başkanı ve genel müdürü olarak tarihe geçen Cem Kozlu’yu göreve getirdi. Arkasında durdu, destekledi. Kozlu, bir yandan THY’de devrim gibi değişiklikler yaparak şirketi dönüştürürken, diğer taraftanda Özal’ın arzuladığı şekilde dış hat ağını genişletiyordu. THY’yi etnik taşıyıcılıktan kurtaracak adımlar atıyordu.

Japonya hattıyla amaçlanan da iki ülkenin yakınlaşması, Türkiye’nin sanayi ve ileri teknolojiyle kalkınmasına da katkı sunmasıydı. Nitekim önemli yatırımlarda oldu. Ama sonraki hükümetler maalesef Özal’ın bu vizyonunu devam ettiremedi.

Öte yandan Japonya hattı da açılışından itibaren THY’nin hep en iyi uçuş noktaları arasında yer aldı. İki ülkenin milli havayolu gibi oldu. Hattın iki havayolunu kaldırmayacağı yaklaşımıyla Japon havayolları ise Türkiye’ye hiç sefer düzenlemedi.

Netice itibariyle Japonya uçuşları Türkiye için önemli. Bölgemizde sıkıntılı günler yaşanmadan önce THY bu ülkede iki noktaya uçuyordu. Teke düştü. 2020’de tekrar Osaka hattı açılacak. Tokyo’da frekansa artışı olacak. Giden yolcunun katlanarak gelmesi lazım.

Japon yolcular uzun mesafeyi uçup ülkemize iş ve kültür turizmi için geliyorlar. En yüksek döviz bırakan turist gurupları arasında yer alıyorlar. Dolayısıyla ikinci hattın ve yenilerinin açılması için marka elçisinin katkısı olacaktır.

Hasılı kelam, Galatasaray oyuncusu Nagatomo’nun, Türkiye’nin Japonya Büyükelçisi Murat Mercan, THY Kurumsal İletişim Başkanı Seda Kalyoncu ve 2. Bölge Satış Başkanı Kerem Sarp’ın katıldığı törende marka elçisi olarak duyurulmasını çok yerinde buldum. Emeği geçenleri tebrik ederim. Bu büyüklüğe ulaşmış, dünyanın en geniş uçuş ağına sahip THY için bu tarz adımlar şart.

Aslında THY epeydir global ölçekte dünyanın en iyi hikâye anlatıcılarıyla iş birlikleri yapıyor. Erişim ve iletişim gücünü dünyanın dört bir yanına taşıyor. Markaların kaldıraç etkisinden faydalanıyor. Bilinirliğini, itibarını başarılı bir şekilde, doğru adımlarla artırıyor. Bu teşebbüslerinin de karşılığını görüyor.

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

Exit mobile version