Türkiye’de doğal afetler ve orman yangınlarıyla mücadele için tam yetkili, tecrübeli, kalifiye uzmanların görev yaptığı bir kurumun olmamasının sıkıntısını yaşıyoruz. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın orman yangınlarıyla mücadele ve risk yönetiminde ortaya koyduğu tartışmalı durum, ilgili ihalelerin işin icabına uygun yapılamaması, ülke kaynaklarının acil durumlarda nasıl kullanılacağına dair düzenlemelerin olmayışı sıkıntının ana kaynağı.
Türkiye’nin sahip olduğu 6 adet sadece ve sadece yangın söndürme amacıyla üretilmiş ve şu an göreve hazır olan Bombardier CL-215 uçakları bir kenarda yatarken, diğer tarafta ormanların yanmaya devam etmesi durumunu izah edecek bir cümle yok.
Tarım ve Orman Bakanlığı yetkililerinin bu uçaklara yönelik eleştirileri, ‘Eksiklikleri var. Müdahaleyi hazır değiller ve koordinasyonu zor olur’ şeklindeki yaklaşımları da doğru değil. İhale kapsamında Türk Hava Kurumu (THK) ile olan ilişkilerin şekline bakılmadan bu uçakları kullanabilecek bir zemin oluşturmaları gerekiyordu. Ama ihaleyle iş, bir helikopter filosu oluşturan şirkete verildiği için yangın söndürme uçaklarına göreve verilmedi. Helikopterle ağır aksak yangın söndürme çalışmaları yapılınca tartışmalar oldu. Eğer bu yangın söndürme uçakları görev almış olsaydı, yangınlar daha çabuk, büyümeden, daha fazla zarar olmadan söndürülebilirdi.
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.