Kaç yıldır yerli/milli, uçtan uca 5G konuşuyoruz. Kaç defa uçtan uca 5G testleri yapıldığı açıklandı. Hazır olduğumuz söylendi. Ama henüz ortada somut bir ürün, marka yok. Galiba işin yöntemi, teknoloji geliştirme sistemi tarafında yanlış giden bir şeyler var! Kamu ve özel sektör tarafında yer alan şirketlerin ortak çalışamaması, geliştirilen ürünlerin kullanılması için devletin destek sağlayacak mevzuatları olmaması de en önemli sebep olarak sayılabilir.
Yerli ve milli haberleşme teknolojiler geliştirme konusunda Savunma Sanayi Başkanlığı (SSB) desteğiyle ULAK, 4,5G için baz istasyonu tasarlayıp, üretti. Çekirdek şebeke başta olmak üzere diğer önemli altyapı teknolojilerinin bileşenlerini geliştirdi. Şu an 6 şehirde tamamen ULAK AŞ’nin yerli ve milli baz istasyonlarıyla mobil cihazlar için iletişim sağlanıyor. Ama çeşitli sebeplerden bir türlü yaygınlaşamıyor. Mesela KKTC’de Eylül 2023’te Turkcell 4,5G’ye geçtiğini duyurdu, ama yerli ve milli ULAK’ın KKTC’de kullanılabilmesi için adım atılmadı.
ULAK dışında telekomünikasyon alanında özel sektör kabiliyetlerinin devreye girmesi, özel girişimlerin ortaya çıkarılması için de Ulaştırma Bakanlığı’nın öncülüğünde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın desteğiyle Haberleşme Teknolojileri Kümelenmesi (HTK) kuruldu. Fakat 2020’de 5G için uçtan uca ürünlerin sahada kullanılmaya başlanacağının açıklanmasına rağmen henüz ortada bir şey yok.
Netice itibariyle iki ayrı yapının; ULAK ve HTK’nin çalışmalarına rağmen varılan yer iç açıcı değil. Bu sebeple 16 Aralık 2023’te HTK 3. Olağan Genel Kurulu’nda ULAK AŞ ile güçlerin birleştirilmesi kararı alındı. ULAK AŞ Yönetim Kurulu Üyesi ve Aselsan Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Yaman HTK Başkanlığı görevini üstlendi. Bu ivmeyle Türk şirketlerinin başta çekirdek şebeke olmak üzere tüm telekomünikasyon altyapısında sahip oldukları kabiliyetleri Türkiye ve yurt dışında 5G’ye geçirmeye hazır oldukları iddiasıyla yola çıkıldı. Yine “Uçtan Uca 5G” sloganıyla kalınan yerden devam edilecek.
Ancak Türkiye’nin yerli ve milli haberleşme teknolojilerini sisteme sokma konusunda başarılı olduğunu söylemek zor. Kamunun da istekli olması, bürokrasinin destek çıkması için mevzuatlar açık ve net şekilde yerli ve milli ürünleri destekleyecek hale getirilmesi gerekir. Mesela böyle bir düzenleme olmuş olsaydı KKTC’de Turkcell yabancı ürünlerle 4,5G’ye geçemezdi. İşin ana üstleniliciğini yerli şirketler alır, yetersiz oldukları yerlerde yabancı ürünlerle sistemi hizmete sokarlardı. Böylece ne kadar yetkin olduklarını, eksiklerini sahada görüp hızla kendilerini geliştirebilirlerdi.
Yıllardır bu konuyu özellikle ULAK üzerinden sık sık gündeme getiriyorum. Belli bir mesafe de alındı. Mevzuyu sürekli gündeme tutarak, en azından bu alanda çalışma yapan şirketlerin ayakta kalmasını, ürün geliştirmesi sağlandı. Baskıyla, eleştiriyle, yabancı ürünlere gösterilen ilginin başarılı, milli ve yerli üretimleri gösterilmediğini örneklerle ortaya koyarak Turkcell, Türk Telekom ve Vodafone gibi şirketlerimiz kullanabilmesi için Ulaştırma Bakanlığı’nın gündeminde kalmasına katkı sağladık. Ancak bu aşamadan sonra devletin yeni stratejiler belirlemesi şart. Yabancı ürün hayranlığına ve duygusal bağlantılara artık son verilmesi gerekir.
HTK Başkanı, ULAK Yönetim Kurulu Üyesi ve Aselsan Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Yaman, 150’den fazla üyeye sahip olduklarını, üyeler arasında işbirliği ve güç birliği oluşturmayı amaçladıklarını açıklaması bu noktada önemli, ama yeterli değil. Çünkü bu alanda etkin, öncülük edecek, markalaşma için adım atabilecek bir lider şirket olmaması da ciddi bir handikap.
Yeni dönemde HTK, ne kadar doğru yerden işe başladı, bilemiyorum. KKTC’de Eylül 2023’te 4,5G’ye geçilme hikayesini iyi okumalarını, ihale sürecinde yerli ve milli ürünlerin desteklenmediği gerçeğini de iyi irdelemelerini tavsiye ederim. Benim bu husustaki yazılarıma da bakabilirler.
Yeni HTK yönetimi, yeni bir hevesle, 3 yıl içinde KKTC’de 5G’ye geçilme planı olduğuna vurgu yaparak, burada yer alabileceklerini sanıyorlar. Kısa süre önce KKTC’de hizmete giren 4,5G’de ULAK yer almadığına göre ne değişti de siz yer alacaksınız? Sebep?
Defalarca burada gündeme getirdim. KKTC’nin 4,5G’ye geçişinde ULAK ürünleri hazır olmasına, Türkiye’de 6 şehrin her yerinde sadece yerli ve milli ULAK baz istasyonu kullanılmasına rağmen KKTC’de kullanılmadı. Hatta ULAK’ın veya herhangi yerli/milli ürünün kullanılabilmesi için ihale şartnamesine Turkcell’in etkisiyle tek bir madde dahi konmadı. Bu kararda imzası olan Turkcell tepe yönetimi kısa süre önce birkaç istisna hariç tamamı değişti. Ama geride kalan isimlerle aynı alışkanlık devam edebilir! Neden olmasın. Ayrıca KKTC’nin 4,5G ihalesi aşamasında Turkcell ihale şartnamesini etkilemesi sebebiyle Vadofone ile ciddi bir sorun da yaşandı.
Kısaca yeni HTK yönetimine tavsiyem şu; Kasaptaki ete soğan doğranmaz. KKTC yerli ve milli 5G ürünlerinin hizmete sokulabilmesi için iyi bir pazar olarak öne çıkabilir, ama bu haliyle değil.
Türk şirketleri altyapıda ana üstlenici olmadıktan, işin asıl sorumlusu olarak görev almadıktan sonra kendi ürünlerini sahaya çıkarma imkanı zor görünüyor. Kesinlik bir pilot bölgede sahaya çıkmaları lazım. KKTC’de ideal bir pilot bölge olabilir. Yetmedi kesinlikle Türkiye’de bir bölge 5G için geliştirilen yerli ve milli ürünlerin sahada canlı kullanımı için tahsis edilmelidir. Bunların dışında ikinci bir yol söz konusu değil. Eğer birileri öneriyorsa, “yerli ve milli ürün kullanmak istemiyor” şeklinde değerlendirmek en doğrusu olacaktır.
Ancak HTK tarafının da çok hazır olduğunu iddia etmek doğru değil. Hem HTK hem ULAK tarafında yeni adımlar atılması lazım. Sivil projeler için ortaklık geliştirirken, ürün tasarlayıp, üretme girişimlerinde askeri tarafta etkinliği olan şirketleri gözden geçirmek lazım. Şirket yönetimlerinin de buna göre dizayn edilmesi icap eder. Devlet destek verecek anlayışıyla savunma sanayinde olduğu gibi devletin dışardan 10 TL’ye alacağı ürünü yerli ve milli diye 100 TL’ye orduya, güvenlik kurumlarına satmak bir yaklaşım olmamalı. Savunma sanayinde devasa cirosuna oranla diğer şirketle kıyaslandığında makul ihracatı bile olmayan şirketlerle rekabetçi yerli ve milli ürün geliştirilemez. Turkcell, Türk Telekom ve Vodafone haklı olarak kendilerine yüklenecek yüksek maliyetler sebebiyle şikayetçi olmayacakları bir anlayışla hareket edilmelidir.
Telekomünikasyon alanında geliştirilecek milli teknolojilerin küresel şirketler karşısında ölçek ekonomisi sorunu yaşamaları söz konusu olabilir, ama kesinlikle maliyet etkin olmak zorundalar. Eğer böyle bir tablo yakalanırsa devletin yapacağı mevzuat ve teşvik gibi diğer katkılarla bir süre sonra ihracat imkanları da ortaya çıkacaktır.
HTK kapsamında 160 yerli teknoloji şirketimiz varmış, her biri 5G’nin farklı komponentlerini üretiyormuş. Anten, radyo linki, çekirdek şebeke, baz istasyonu ve fiber kablo…. Yani üretemedikleri bir şey yokmuş! “Uçtan Uca 5G” için gerekli olan tüm ihtiyaçları yerli şirketlerimiz karşılayabilirmiş. Ben de inanmak isterim, ama bunların hepsi olsa bile lider yok. Markalaşmaya gidecek bir öncü, lokomotif şirket olmadan işleri zor. Devletin içinde olduğu bir sistemden de sağlık netice alınamayacağı için şimdilik en büyük eksik bu. Kamunun yerli ve milli ürünlere bakışında düzelme de söz konusu değil. Bakalım sağlıklı bir yol haritası nasıl çıkarılacak?
Yazarın Diğer Yazıları
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.