Bilimin ve teknolojinin gelişmesine paralel olarak teknolojik gelişmeler yakın geçmişin ve geleceğin teknolojileri hakkında ipuçları vermektedir. Bunlar fabrika adaları, makrofabrikalar, mikrofabrikalar, nanofabrikalar, pikofabrikalar, hücre içi iletim, gen teknolojileri, ışınlanma ve gezegen sistemleri/galaksiler arası iletişimdir.
Fabrika adaları/kümelenme yakın geçmişte sık duyduğumuz ve gelecek yıllarda da duyacağımız terimlerden olacaktır. Bu durum her alana uygulanabilecektir ve yer yer dünyada örnekleri bulunmaktadır. Örneğin; bir araba üreticisi, Endüstri 4.0 uygulayarak yeni bir üretim hattı devreye alabilecektir. Tüm çalışma istasyonları internete bağlı ve Hızlı Tıklama Testi (Clicks Per Second Test, CPS) kriterlerine uyacaktır. Malzeme akışı Radyo Frekanslı Tanıma (Radio Frequency Identification/ RFID) teknolojisi ile kendi kendini kontrol edebilecektir. Aksilik durumunda, üretim sistemleri arasında değişiklik yapılarak malzemeler ve ekipmanlar sensörler aracılığıyla gözlemlenebilecek ve önleyici bakımları gerçekleştirilebilecektir. Orta ölçekli bir dökümhane, veri alma sistemlerini kontrol katmanına bağlayabilmek ve planlama sistemleri için bir veri filtresi oluşturabilmek için üretim yönetimi sistemi kurabilecektir.
Makrofabrikalar, ham maddeden ileri teknoloji ürünlere kadar tüm işlemlerin veya süreçlerin bir arada bulunduğu dev tesisleri içermektedir. Cüruflardan/cevherden itibaren entegre devrelerin/güneş panellerinin/enerji istasyonlarının oluşturulmasına kadar çok geniş üretim proseslerini kapsamaktadır. Sıfır atık politikası, yalın üretim, 6 sigma yönetim stratejisi, çevre, sağlık, ekonomi dostu proseslerin olduğu otomatik/uzaktan kontrollerin sağlandığı fabrikaları oluşturmaktadır.
Mikrofabrikalar/mikroteknoloji son yılların önemli hassas teknolojilerini oluşturmaktadır. Bu teknolojide yeni ürünlerin üretilmesinde robotlar, sensörler, litografik işlemler ve 3D yazıcılar yoğun bir şekilde kullanılmaktadır. 3D yazıcılar, birçok farklı ham madde katmanlarını üst üste koyabilmekte ve bunları birbirine ekleyerek dijital tasarımları fiziksel ürünlere dönüştürmeyi sağlamaktadır. Bunlara mikrofabrikalar denir. Bunlarla birlikte artık fabrikalardaki dev üretim bantları ortadan kalkmaya başlıyor. Üretim alanları küçülüyor ve isteğe özel üretim konsepti destekleniyor. 4D teknolojisi de yakında günlük literatürümüze girecektir. Bu teknoloji malzeme esaslı olup, şekil bellekli (hafızalı) alaşımlar veya malzemeler kullanılarak üretilen yapıları içerir. Normal kare, dikdörtgen vs. şeklinde olup dışardan ısı, ışık ve kuvvet tatbiki sonucu belirli şekillere dönüşebilmektedir.
Nanofabrikalar/nanoteknolojiler son yıllarda sıklıkla duyduğumuz teknolojilerden birisidir. Kullanımı kolay ve kullanıcı dostu masa üstü bir nanoteknoloji üretim platformu şeklinde rahatlıkla oluşturulabilir. Bu sistemle nano ölçekten (50 nm) mikro ölçeğe (10 µm) kadar, nanopartiküller (aygıtlar) ve biyolojik molekülleri de içeren geniş bir malzeme yelpazesi içerisinde mikro ve nanoyapılar kolayca üretilebilir. Otomatik şekil sıralandırması kullanılarak yüksek üretim hızlarına erişilir. Nano ölçülerde hassasiyet gerektiren büyük yapıları, tekrarlanabilir şekilde üretir. Yapılan işler kolay bir şekilde çoğaltılarak hızlandırılabilir. Entegre yüksek çözünürlükte kamerayla yapılan işlem alanları ve oluşturulan yapılar gözlemlenebilir. Kontrol edilebilir bir sistemdir.
Yazarın Diğer Yazıları
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.