“Söz söylemede yücelik aramayın. Dinlemek söylemekten yeğdir.” (Hz. Mevlana).
“İnsan dinlemekle âlim olur; çok söz söylemekten insanın başı gider.” (Kutadgu Bilig).
“Bilginin doğal sonucu konuşmak, bilgeliğin ayrıcalığı ise dinlemektir.” (Oliver Wendell Holmes).
“Dinlemek, gösterebileceğimiz nezaketlerin en yükseğidir.” (Dale Carnegie).
“Başkalarını iyilikle ve saygıyla dinlemek, iç zenginliğinin en güzel belirtisi ve daha iyi olmanın en büyük yardımcısıdır.” (John Stuart Mill).
Günümüzün en büyük sorunlarından birisi dinlememek, doğal olarak dinlemediği için anlayamamak ve sonuç olarak karşılıklı iletişim kuramamaktır. İyi bir dinleyici olabilmek, iletişimin temel taşlarından biridir. İnsanlar arasında sağlıklı bir iletişim kurulabilmesi için yalnızca konuşmak değil, doğru bir şekilde dinlemek de gereklidir. Her gün defalarca kez birbirimizle konuşur, düşüncelerimizi paylaşırız. Ancak dinlemek, bazen göz ardı edilen ya da yeterince üzerinde durulmayan bir yetkinliktir. Oysa etkin dinleme, ilişkilerimizi derinleştirir, anlayışımızı artırır ve karşımızdaki kişiye değer verdiğimizi gösterir. Dostlukların pekişmesine, ilişkilerin güçlenmesine, insanların birbirlerini daha iyi anlamasına ve doğru karar vermesine imkân sağlar.
Aktif dinlemek; sadece sessiz kalmak değil, karşımızdaki kişinin söylediklerini yargılamadan anlamaya çalışmaktır. Birini dinlemek, ona değer verdiğini göstermek demektir. Bu söz, dinlemenin ardındaki derin anlamı ortaya koyar. İnsanlar dinlenmek istediklerinde sadece sözlerinin kesilmediği bir ortam aramazlar, aynı zamanda kendilerini anlamaya çalışan birini isterler. Dinleme eylemi, bir tür empati gerektirir. Empati, başkalarının duygularını, düşüncelerini ve ihtiyaçlarını anlamak ve bu anlayışla onlara yaklaşmaktır.
İyi bir dinleyici olmanın ilk adımı, dikkatinizi karşınızdaki kişiye vermektir. Bugün hepimizin günlük yaşamında, telefonlar, bilgisayarlar ve diğer teknolojik araçlar dikkatimizi dağıtan unsurlar hâline gelmiştir. Bir kişi konuşurken başka şeylerle ilgilenmek ya da zihnimizde başka düşüncelerle meşgul olmak iletişimin anlamını kaybettirir. Birinin söylediklerine tamamen odaklanmak, ona değer verdiğinizi ve konuşmalarının sizin için de önemli olduğunu gösterir. Bu, karşınızdaki kişiye kendisini daha değerli hissettirecek bir davranıştır. Günümüzde aile içerisinde bile herkes akıllı (!) telefonları ile meşgul olmakta, karşılıklı konuşma ve dinleme giderek azalmaktadır. Bu durum aslında geleceğimiz için çok büyük riskler oluşturmakta, birbirlerinden bağımsız, dinlemeyen, ilgilenmeyen hatta birbirleriyle iletişim kuramayan bir topluma doğru evrilmemize sebep olmaktadır.
Ayrıca, dinlerken sözlü ve sözsüz ipuçlarını da göz önünde bulundurmak gerekir. Bir kişinin yüz ifadeleri, beden dili ve ses tonu, söylediklerinin derinliğini anlamamızda bize yardımcı olur. Karşınızdaki kişi sadece kelimeleriyle değil, aynı zamanda duygularıyla da size bir mesaj vermek isteyebilir. Sözlü iletişimin yanı sıra beden dili de doğru anlaşılmalıdır. Dinlerken göz teması kurmak, baş ile onay vermek ve küçük geri bildirimlerde bulunmak etkin dinlemenin önemli unsurlarındandır.
Dinlemenin değeri, kişisel ilişkilerde olduğu kadar profesyonel hayatta da son derece büyüktür. İş yerinde bir yöneticinin ya da çalışanın karşılıklı anlayışa dayalı iletişim kurması işin verimliliğini artırır. Yöneticiler, çalışanlarının dile getirdikleri sorunları dinlerken sadece profesyonel değil, aynı zamanda insani bir yaklaşım sergilemelidir. Böylece ekip üyeleri arasında güven inşa edilir ve bu da iş ortamında daha sağlıklı bir atmosfer oluşmasına imkân sağlar.
Akademik hayat düşünüldüğünde bir öğrencinin öğrenmedeki başarı seviyesine en büyük yardımcılardan birisi etkin dinleyebilmektir. Anlatılanı anlamaya çalışmak, dikkatini vermek, odaklanmak konuların anlaşılmasında en etkili yoldur. Okulda bir arkadaşını dinleyebilmek, hocasını dinleyebilmek, birçok problemin kolaylıkla çözülmesine imkân sağlar ve iletişimde bütün kapıları açar. Ancak, bazen dinlemek zor olabilir. Özellikle yoğun stres altında olduğumuzda ya da bir konuda güçlü bir fikrimiz olduğunda karşımızdaki kişiyi dinlemek, sabır ve çaba gerektirebilir. Böyle durumlarda, içsel bir duraksama yaparak kendimize hatırlatmamız gereken şey şudur: Erdemli insanların ortak özelliği iyi bir dinleyici olmak, konuşan kişinin bilgisine veya duygusal dünyasına saygı göstermektir. Karşımızdaki kişinin söylediklerini, onun yaşadığı duyguları ve düşünce süreçlerini anlamaya çalıştığımızda hem kendimizi hem de karşımızdaki kişiyi daha iyi bir şekilde tanırız. Ayrıca çoğu zaman insanlar bir çözüm değil, sadece anlaşılmak ister. Birini dinlerken onun söylediklerine müdahale etmeden önce, içsel bir değerlendirme yapmalıyız. Eğer karşımızdaki kişi çözüm beklemiyorsa ona sadece kulak vermek, kendisini daha iyi hissettirebilir. İyi bir dinleyici olmak, bazen sadece susmak, başkalarının kendilerini ifade etmelerine imkân tanımakla ilgilidir.
İyi bir dinleyici olmanın önündeki engellerden bir diğeri ise kişisel yargılamadır. İnsanlar, zaman zaman karşısındakini dinlerken hemen bir yargıya varma eğiliminde olabilirler. Oysa dinleme, yargılamadan önce anlamaya çalışmaktır. Dinlemek, yalnızca birinin söylediklerini duymak değil, onun dünyasını anlamaktır. Bu bakış açısı, dinlemenin ne kadar derin bir işlem olduğunu gösterir. Birini yargılamadan dinlemek, karşınızdaki kişiye gerçek anlamda destek olmanın ve ona verdiğiniz değeri göstermenin en güçlü yoludur.
Son olarak; iyi bir dinleyici olmakla, insanlara yalnızca konuşma fırsatı vermez kendimize de yeni şeyler öğrenme fırsatı tanımış oluruz. Dinlediğimizde, onların söylediklerine dair uygun geri bildirimlerde bulunarak sorular sormak iletişime derinlik katacağından konuşanı daha fazla açılmaya teşvik edecektir. Sadece duyduğumuzu değil, anladığımızı da gösteren bu davranış; hem kişisel hem de profesyonel hayatta önemli bir beceri olarak karşımıza çıkar. Dinlemek, bir tür sanattır ve bu sanat, insan ilişkilerini kuvvetlendirir, daha derin ve anlamlı kılarak şekillendirir. Dinlemeyi öğrenmek, sadece kelimelere kulak vermek değil, insanın iç dünyasına da bir yolculuk yapmaktır. Bu yolculuk, her iki taraf için de değerli, öğretici ve zenginleştirici olacaktır.
Yazarın Diğer Yazıları
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.