İTÜ ve TİM tarafından uyduloar için geliştirilen yerli güneş panellerinde çalışmalar sürüyor. TİM Başkanı İsmail Gülle, “Aynı miktardaki malın değerini 10 cent yükselttiğimiz zaman milyarlarca dolarlık değer artışı sağlıyoruz. O yüzden bu tür yüksek teknolojili ürünlerin ihracatımızda yer alması bizim için oldukça önemli oluyor” dedi.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, TİM ile İstanbul Teknik Üniversitesi’nin (İTÜ) imzaladığı “Milli Uzay Programı” hedeflerine katkı sağlayacak iş birliği protokolü kapsamında İTÜ Uzay Sistemleri Tasarım ve Test Laboratuvarı bünyesinde İnovaTİM koordinasyonuyla yürütülen “Nano, Mikro, Küp Uydularda Çok Fonksiyonlu Güneş Paneli Ar-Ge Projesi” çalışmalarını yerinde izledi.
Covid-19 sürecinde yaşanan bütün aksaklıklara rağmen bu süreci üreterek sürdüklerinin altını çizen Gülle, “Bu yeni dönem birçok şeyi değiştirdiği gibi ülkemizin de tedarikteki pozisyonunu değiştirdi. Üretim ve dağıtım kanallarında ciddi bir talep artışı ile karşı karşıyayız. Bu bizi çok avantajlı konuma getiriyor. Her ay ihracatta rekorlar açıklıyoruz. 200 milyar dolar ihracatı da geçen ay geçtik. Birkaç gün sonra ağustos ayını da açıklayacağız. Bu bir cumhuriyet tarihi rekoru olacak. Şimdi hedefimiz, 300 milyar doları yakalamak. Onu da biz 15 senede değil, 5 senede gerçekleştirmek arzusundayız. ‘Yeni normal’ döneminin Türkiye’ye getirdiği avantajları da kullanmak istiyoruz” şeklinde konuştu.
İhracat yapılan ürünlerde katma değerli malların önemine dikkati çeken Gülle, “Aynı miktardaki malın değerini 10 cent yükselttiğimiz zaman milyarlarca dolarlık değer artışı sağlıyoruz. O yüzden bu tür yüksek teknolojili ürünlerin ihracatımızda yer alması bizim için oldukça önemli oluyor. Ben bu projede emeği geçen İTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Koyuncu’ya ve Prof. Dr. Alim Rüstem Aslan Hocama teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
“Bu teknolojiyi hayatın her alanında kullanacağız”
İTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Koyuncu da havacılık ve uzay sanayisinin çok önemli teknolojiler olarak ön plana çıktığını vurguladı. Burada geliştirdikleri teknolojileri sadece havacılık ve uzay sanayisinde değil, yaşamın her alanında kullandıklarını kaydeden Koyuncu, şöyle devam etti:
“ABD’nin 60’lı yıllarda ilk uzay misyonunda Ay’a ilk insanlı uzay mekiği gönderme hedefi vardı. ABD o teknolojiyi o dönemde geliştirdi ve o teknolojiyi biz günlük hayatta da kullanıyoruz. Halihazırda yüzde 70-80 oranında yerli sanayimiz var. Bunu yüzde 100’lere taşıma hedefimiz var. Bu çok önemli bir oran aslında. Bu geliştirdiğimiz teknolojileri belli bir zaman sonra elektrik ve havacılık sanayisinde, birçok alanda, hayatın her alanına aktaracağız. Burada da geliştirilen güneş panellerinin nasıl küp uydularda kullanılması söz konusu olacaksa elektrik enerjisi elde etme gibi birçok alanda da bu teknolojiyi kullanacağız.”
Küp, Nano ve Mikro Uydunun önemi nedir?
İTÜ’nün internet sitesinde yer alan bilgilere göre, TİM iş birliğinde gerçekleştirilen teknolojinin pek çok avantajı bulunuyor. Uygulamalı ve bilimsel uzay araştırmaları için çok güçlü bir araç olarak görülen “Küp Uydu” ve “Küçük Uydu” kategorisinde yer alan uydu projeleri, tüm dünyada kabul gören çalışmalar arasında yer alıyor. Bu projelerin maliyetlerinin çok daha düşük olması, personel yetiştirilmesi hususunda çok iyi bir yöntem olması ve düşük uzay bütçeli ülkelere dahi gerçekleştirme imkânı sunması gibi pek çok avantajı bulunuyor.
(AA)
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.