Geçtiğimiz günlerde ABD’de hamile olduğunu bilmeyen bir kadın Delta Havayolları’nın Salt Lake City’den Hawaii’ye yaptığı uçuşta doğum yaptı.
ABD’de Delta Havayolları’nın uçuşunda hamile olduğu bilinmeyen bir kadın doğum yaptı. Uçakta doğumla ilgili bilmediğimiz veya yanlış bildiğimiz pek çok husus bulunuyor.
Ülkelerin hava sahası veya topraklarında (havalimanları) doğan bebekler için vatandaşlık veya ömür boyu havayolundan ücretsiz uçma gibi iddialar söz konusu. Haber Aero olarak uçakta doğumla ilgili merak edilen bu süreçleri araştırdık.
Uçakta 3 yeni doğum hemşiresi vardı
Uçakta en son gündeme gelen doğum hadisesi çarşamba günü hamile yolcunun uçak kalktıktan sonra doğum sancılarının yaşanmasıyla başladı. Şans eseri Hawaii Pacific Health’den birkaç doktor ve hemşire de uçaktaydı. Anne ve bebek o kadar şanslıydı ki aynı uçakta 3 yeni doğun hemşiresi de bulunuyordu. 29 haftalık bebek yolcuların şaşkınlığı içinde başarılı bir şekilde dünyaya geldi. Göbek bağını kesmek için ayakkabı bağları, bebeğin kalp atış hızını izlemek için ise bir akıllı saat kullanıldı.
Anne ve unutulmayacak bir dünyaya geliş öyküsü olan sürpriz bebek Raymond, uçak Hawaii’ye iner inmez hastaneye kaldırıldı ve ikisinin de durumlarının iyi olduğu açıklandı.
Bebeğin babası Ethan Magalei olayı “mucize” diye nitelerken, annenin hamile uçağa binmesi eleştirilerine ise eşinin hamile olduğunu bilmediği yanıtını verdi.
İstanbul Havalimanı’nda da bir yolcu doğum yapmıştı
8 Şubat’ta Rusya’nın Saint Petersburg kentinden tarifeli uçakla gelen Kırgızistan asıllı bir yolcu, İstanbul Havalimanı’nda doğum yaptı. Yolcu bir kız dünyaya getirdi.
Kırgız yolcu Mukhamadal İsmailov, akşam saatlerinde Saint Petersburg’tan tarifeli sefer ile İstanbul’a geldi. Ankara Esenboğa Havalimanı’na gitmek üzere dış hatlar terminali transfer bölümüne yönlendirilen Mukhamadal İsmailov, pasaport kontrolünün ardından aniden fenalaştı.
Sağlık ekipleri, hamile olduğu öğrenilen yolcuya müdahale etti. Mukhamadal İsmailov, burada bir kız çocuğu dünyaya getirdi. Çocuk ve anne sağlık kontrolleri için ambulansla Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne gönderildi.
28-35 haftalıklar için doktor raporu şart!
Mayıs 2015… Ada Guan ve Wes Branch çifti Kanada’nın Calgary şehrinden Tokyo’ya tatile giderken, Pasifik Okyanusu üzerinde bebekleri doğdu. Bebek, onlar için tam bir sürpriz olmuştu, çünkü Ada’nın hamile olduğunu ikisi de bilmiyordu. Ada, defalarca hamilelik testi yapmış ve sonucu negatif çıkmıştı.
Hamile yolcuların uçakla seyahati konusunda Türk Hava Yolları da dahil dünyadaki tüm havayollarında geçerli olan ve küresel addedilebilecek belirli kural ve kısıtlamalar bulunuyor. Hamileliğin ilk 28 haftası için yolcunun kendi beyanı esas alınıyor. 28-35 haftalık tek bebeğe hamile yolcunun doktorundan “Uçakla seyahatinde sakınca yoktur” ibaresi yer alan bir rapor isteniyor. 2 ya da daha fazla bebeğe hamile yolculardan istenen rapor ise 28-31. haftalar arasını kapsıyor.
Kabin ekiplerine doğum eğitimi veriliyor
Oysa tüm bu kural ve kısıtlamalara rağmen, ülkemiz de dahil olmak üzere dünyanın her yerinde havada doğum sürprizleriyle karşılaşılabiliyor. Havayolları, acil yardım kapsamında kabin personeline uçakta meydana gelebilecek doğumlar için eğitim veriyor. Böylesi durumlarda uçaktaki diğer yolcular arasında doktor ya da hemşire gibi sağlık görevlileri bulunuyorsa kabin ekibiyle beraber doğum sağlıklı bir şekilde gerçekleştirilebiliyor. Uçak da en yakın noktaya acil iniş yapıyor. Yakın geçmişte Filipinli havayolu Cebu Pacific’e ait Dubai-Manila seferini yapan uçakta Missy Berberabe Umandal’ın Manila’ya 5 saat kala doğum sancıları tuttu. Yolcular arasında bulunan iki hemşire, kabin ekibinin de yardımıyla bir kız çocuğunun dünyaya gelmesini sağladı. Umandal, doğumun ardından bebeğini kucağına alıp koltuğuna dönerken pilot anne ve bebeğin sağlık kontrolü için uçağı Hindistan’ın Haydarabad şehrine indirdi. Olayın bir başka ilginç sonucu da havayolunun bebeğe hayatı boyunca kendi şirketlerinde bedava seyahat etmesi anlamına gelen 1 milyon mil vermesi oldu.
Dünya vatandaşlığı efsane mi?
Uluslararası uçuşlarda dünyaya gelen bebeğin hangi ülkenin vatandaşı olacağı ise önemli bir soru. Çünkü uçuş esnasında dünyaya gelen bebeklerin, dünya vatandaşı olduğu da bir efsaneden ibaret. Uçakta doğum olaylarında, her ülke kendi mevzuatlarına göre ayrı bir değerlendirme yapıyor. Vatandaşlık hakkı kazanılması konusunda iki temel ilke bulunuyor; Latince ‘jus sanguinis’ yani kan bağına bağlı olarak kazanılan vatandaşlık ve ‘jus soli’ yani bir devletin toprakları içerisinde meydana gelen doğumla kazanılan vatandaşlık. Bazı ülkeler bu prensiplerden birini, bazıları ikisini birlikte uyguluyor.
Pek çok Avrupa ülkesi “jus soli” ilkesini benimsemiyor ve kendi sınırları içinde doğan bebeklere anne ya da baba o ülkenin vatandaşı değilse vatandaşlık hakkı tanımıyor. Amerika Birleşik Devletleri, bazı istisnalar olsa da “jus soli”yi benimsiyor. Bu nedenle kendi sınırları içinde doğan her çocuğa, anne ve babasının vatandaşlığının neresi olduğuna bakmaksızın vatandaşlık hakkı tanıyor.
Türkiye hava sahasında doğanlar!
Ülkemizdeki mevzuatlara göre her iki ilke de uygulanıyor. 5901 Sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nda “jus sanguinis”e göre, “Türkiye içinde veya dışında Türk vatandaşı, ana veya babadan evlilik birliği içinde doğan çocuk, Türk vatandaşıdır” ifadesi yer alırken; “jus soli” ilkesine göre “Türkiye’de doğan ve yabancı ana ve babasından dolayı doğumla herhangi bir ülkenin vatandaşlığını kazanamayan çocuk, doğumdan itibaren Türk vatandaşıdır” deniyor.
Vatansız kalan çocuk var mı?
Birleşmiş Milletler’in vatansızlığı önlemek için uluslararası düzenlemeleri bulunuyor. Bunlardan biri 1961 tarihli “Vatansızlığın Azaltılmasına Dair BM Sözleşmesi”. Sözleşmeye göre havada doğan bebek, uçağın tescil edildiği ülkenin vatandaşı olarak kabul ediliyor. Örneğin, uçak uluslararası hava sahası üzerinde seyrederken doğum gerçekleşir ve çocuğun anne-babasının vatandaşlığını alması mümkün olmazsa, uçağın tescilli olduğu ülkenin 1961 tarihli sözleşmeye taraf olması halinde ailesi çocuk için bu ülkeden vatandaşlık talep edebiliyor.
Çocuğun doğum yeri neresi?
Bir diğer merak edilen konu uçakta doğan çocuğun, doğum yerinin neresi olduğu. Vatandaşlıkta olduğu gibi doğum yeri konusunda da her ülkenin ve BM’nin coğrafi sınırları belirlemek konusunda farklı prosedürleri var. BM’ye göre uçakta meydana gelen doğum olaylarında bebeğin doğum yeri uçağın indiği ilk ülke olarak kabul ediliyor. Bu tür doğum olaylarının tüm dünyada genel geçer normlar yaratmayı gerektirecek kadar sıklıkta yaşanmaması sebebiyle uluslararası bir mevzuat oluşturma gereği duyulmuyor.
Havada dünyaya gelenler bedava mı uçar?
Rivayetler muhtelif, ancak uçakta doğan bebeklerin hayatları boyunca, ilgili havayoluyla ücretsiz uçuş hakkı kazandığı iddia edilse de bu bir efsane. Şu ana kadar sadece Thai Airways, Asia Pacific Airlines, AirAsia ve Polar Airlines böyle uygulamalara imza attı. Virgin Atlantic ise uçakta seyir esnasında doğan bir bebeğe, 21 yaşına kadar ücretsiz uçuş izni verdi. Hatta Virgin Atlantic, Shona isimli uçakta doğan yolcusuna 18. yaş gününde Avustralya’ya first-class gidiş-dönüş bileti verip uçakta ona bir kutlama yaptı ve daha sonra bunu reklam kampanyalarında kullandı. Kısacası havada dünyaya gelenlere bedava uçuş verilmesi yönünde bir uygulama ve kural yok. Havayolları kendi istekleri doğrultusunda çeşitli sürprizler yapabiliyor.
(Haber Aero)
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.