Havacılık sektörünün 2050 yılına kadar net sıfır karbon hedefi sürerken, IATA Direktörü Walsh, yenilenebilir enerjiye verilen teşviklerle 2030 yılına kadar 30 milyar litre SAF üretilebileceğini bildirdi. Öte yandan havayollarının SAF alım anlaşmaları ise 17 milyar dolara ulaştı.
IATA, Doha’da devam eden 78’inci genel kurulda sürdürülebilir havacılık yakıtlarının (SAF) gelecek projeksiyonuna yönelik bir açıklama yayınladı. Buna göre, 2050 yılına kadar havacılığın net sıfır karbon emisyonu elde etme taahhüdünü sürdürdüğünü belirten birlik, hükümetleri SAF kullanımını hızla genişletmek için büyük ölçekli teşvikleri acilen uygulamaya koymaya çağırdı.
2025’e kadar 5 milyar litreye çıkacak
IATA’nın verdiği bilgiye göre, yıllık SAF üretimini mevcut 125 milyon litreden 2025 yılına kadar 5 milyara çıkarmak için yatırımlar yapılıyor. Etkili devlet teşvikleri ile üretim, 2030 yılına kadar 30 milyar litreye ulaşabilir ve bu da SAF üretimi ve kullanımı için bir dönüm noktası olacak.
IATA Genel Direktörü Willie Walsh, Doha’da düzenlenen toplantıda, “Hükümetlerin bir oyun kitabı icat etmesine gerek yok. Elektrik üretiminin güneş veya rüzgâr gibi yenilenebilir kaynaklara geçişi için teşvikler işe yaradı. Sonuç olarak, temiz enerji çözümleri artık ucuz ve yaygın olarak bulunabiliyor. SAF için benzer teşviklerle, 2030 yılına kadar kullanılabilir 30 milyar litre görebiliriz. Olmamız gereken yerden hala uzak olsa da, uygun fiyatlarla bol miktarda SAF miktarına yönelik net sıfır hedefimiz için açık bir devrilme noktası olacaktır” dedi.
İleriye dönük 17 milyar dolarlık SAF anlaşması
2021 yılında fiyattan bağımsız olarak (SAF, geleneksel jet yakıtının iki ile dört katı fiyatındadır) havayolları mevcut 125 milyon litre SAF’ın her damlasını satın aldı. Halihazırda 38’den fazla ülke, pazarın gelişmesinin önünü açan SAF’a özel politikalara sahip. Bu politika önlemlerinden ipucu alan havayolları, SAF için 17 milyar dolarlık ileriye dönük satın alma anlaşmaları imzaladı.