Tarihin en kötü uçak modelleri

Günümüzde kullandığımız uçaklar, gelişimlerini kendilerinden önceki nesillere borçlu. Bunlar arasında tasarımı çok güzel olanlar da var, kimsenin uçmak istemediği, hatta görüntüsü itibariyle insanları uçuştan soğutanlar da var.

Havacılık tarihi boyunca büyük hayallerle geliştirilen, ama başarısız olan uçak modelleri olduğu gibi birçok nedenden ötürü pilot ve yolcular tarafından beğenilmeyerek, kötü nitelendirdikleri için tarihin tozlu sayfalarına gömülenler de söz konusu.

Uçak modelleri arasında çok hızlılar, jumbo jet Boeing 747 gibi deve hörgücü görünümüyle tasarımı hafızalara kazınanlar, güçlüler, büyükler ve başarısız olanlar da var. Şüphesiz her birinin ayrı bir hikâyesi söz konusu. Her birisi de geçmişte ve günümüzde bile pilotları, kabin personellerini ve yolcuları heyecanlandırdı, heyecanlandırmaya da devam ediyor.

Fakat her şey rağmen de öyle uçaklar üretildi ki, en kötü modelleri listesinde hep kendilerine yer buldular. Bu uçaklar birçok nedenden dolayı başarısız oldular, ama hepsinin ortak yanı uçmak için kimsenin bunları tercih etmemesi oldu. İşte dünyanın en kötü uçak modelleri.

1) Rolls-Royce: Thrust Measuring Rig

Uçak demek ne derece doğru bilinmez, belki uçan araç demek daha isabetli olur, ama fotoğraflarına bile bakıldığında güven vermediğinden olacak, bizatihi görenler bile bu modeli tehlikeli bulmuş. Hatta uçmayı kabul etmemişler. Bu sebeple tarihin en kötü jeti listesinin başına Rolls-Royce “Thrust Measuring Rig” yani, İtme Ölçme Aracı konuluyor. Yetmedi kötü bir de takma adı var: Uçan Karyola.

Rolls-Royce Thrust Measuring Rig

Özellikle tasarımının küçük bir çerçeveye takılı yalnızca iki jet motorundan oluşması görenleri ürkütmüş. Ayrı bu uçağın kendine has bir istikrarı da olmamış. Herhangi bir tür hava aracıyla kıyaslamak da mümkün değil. Gövde, kanat veya kontrol yüzeyi açısından benzeri yok. Sadece yakıt tankları, üstte bir pilot için mekan ve yanlarda motor olarak tasarlanmış. Bu hava aracını kullanmak isteyen pilotların korkması normal.

Ancak, 1950’lerde tasarlanan dünyanın ilk dikey iniş/kalkış yapabilme özelliğine sahip hava aracı olduğu da unutulmamalı. Ağustos 1954’te bir dizi test uçuşlarında kullanıldı. 1957’deki bir test esnasında kazaya sebep olmasıyla da rafa kaldırıldı. Ancak İngiltere`nin efsanevi Harrier tipi, ilk kez dikey iniş ve kalkış yapabilme özelliklerine sahip savaş uçaklarının da yolunu açtığı kabul edilir.

2) De Havilland Comet: Tasarım hatası

İngiliz De Havilland şirketi tarafından tasarlanıp, üretilen ve dünyanın ilk jet motorlu yolcu uçağı olarak tarihe geçen bu model, uzun ömürlü olmadı. Yolculara hız ve konfor vaat eden dünyanın ilk jeti ilk uçuşunu Temmuz 1949’da ve ilk ticari yani yolculu uçuşunu ise Mayıs 1952’de yaptığında ise dünya sivil havacılığı için de yeni dönemin kapısı aralanmıştı.

De Havilland Comet bir döneme damga vurdu.

Uçak, kanatlarında yer alan 4 adet Havilland Ghost 50 turbojet tipi motorlar ile neredeyse saatte 800 km hıza yaklaşıyordu. Ancak Comet’in ilk modellerinde sebebi “metal yorgunluğu” olarak açıklanan kazaların meydana gelmesi ilk jet motorlu yolcu uçağının sonunu da hazırladı. Serinin ilk uçağı Comet 1’in Ocak ve Nisan 1954’te 2 ayrı ölümlü kaza sonrası ise İngiliz havacılık otoriteleri tarafından soruşturulmaya başlandı.

Daha önceki kazaları da dikkate alınarak, kapsamlı soruşturmaya tabi tutulan uçakta hava basıncı kaynaklı, metal yorgunluğu tespit edildi. Akabinde uçağın gövde ve tasarımında değişiklik yapıldı ve 1958’de yenilenmiş Comet 4 modeli, yeniden uçuşlara başladı.

Ancak uçağın tasarımındaki hatalar sebebiyle meydana gelen kazalar, Comet’lerin sonuna hazırladı. Jet çağının başlamasıyla birlikte diğer uçak üreticilerinin de jet motorlu modelleri nasıl tasarlamalarına gerektiği konusunda yol gösterici oldu.

3) Dassault Balzac V: Dikey başarısızlık

İngilizlerin dikey iniş/kalkış yapabilen Harrier modelini takip eden Fransızlar da 1960’larda, asansör jet tasarımına yöneldi. Fransız Dassault, orijinal Mirage III prototiplerinden birinin tasarımında değişiklik yapıp, asansör jet motoru koymaya karar verdi. Böylece yeni model Balzac V olarak adlandırıldı.

Dassault Balzac V, dikey iniş ve kalkış yapabiliyordu.

Uçak dikey kalkıştan, yatay uçuşa geçişiyle de tasarımcılarını ümitlendirdi. Ancak bir iniş sırasında, Balzac V ters çevrildi ve test pilotu hayatını kaybetti. Dassault prototipi yeniden tasarladı ve testlere başladı. Ama başarılı olamadı.

Her şey tasarım masasında çok iyi görünmesine rağmen dik kalkıştan, yatay uçuşa geçilmesindeki zorluklar aşılamadı. Yeni kazaların yaşanması, teknik ve mali sorunlar sebebiyle de Fransız Savunma Bakanlığı üretim programına son verdi.

4) Tupolev Tu-144: Concordski

Sovyetler Birliği döneminde, Alexei Tupolev yönetiminde tasarlanan, dünyanın ilk süpersonik taşıma uçağı Tu-144, aynı zamanda İngiliz-Fransız ortak tasarımı Concorde uçaklarına benzerliği sebebiyle de “Concordski” olarak isimlendirilmişti. Gerçekten de iki uçak tasarım açısından birbirine çok benziyordu.

Tupolev Tu-144, dünyanın ilk süpersonik uçağı unvanına sahip.

Tu-144’ün prototipi, ilk uçuşunu 31 Aralık 1968’de, Concorde’dan iki ay önce, Moskova yakınlarında yaptı. Tu-144, ses hızını ise ilk defa kez 5 Haziran 1969’da geçti. 15 Temmuz 1969’da  Mach 2 hızını aşarak, dünya havacılık tarihine en hızlı ticari uçak olarak geçti. Ancak, 3 Haziran 1973’te Paris Airshow’da, Tu-144S’in gösteri uçuşunda düşmesiyle, projenin itibarı sarsıldı. Ve bu kazadan sonra uçak bir daha beklenen ilgiyi görmedi.

Sovyetler, sorunları düzeltmek için Batılı şirketlerden yardım almak istedi, ama karşılık bulamadı. Aeroflot, 50 ticari uçuş sonrası yolculu uçuşları durdurdu. Ancak Boeing ve NASA, ses hızını aşan yolcu uçağı tasarlamak amacıyla deneysel bir Tu -144 satın aldığını ve kullandığını da ekleyelim.

Exit mobile version