THY Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı, sektörün salgın nedeniyle 20 yıl geriye gittiğini söyledi. Bu süreçte tüm çalışanlarıyla devam etme kararı aldıklarını ifade eden Aycı, “Pandemi sürecinde dünyada pek çok havayolu şirketinin hisseleri yüzde 50’lere varan oranlarda erirken THY’deki kayıp TL bazında sadece yüzde 10” dedi.
Yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını tüm dünyadaki havayollarını olumsuz etkiledi. Türk Hava Yolları (THY) Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı, dün bir basın toplantısı düzenleyerek salgın dönemini ve sonrasını değerlendirdi. Aycı, bu sene 3 yeni hamleleri olacağını, bunların ilki teknoloji şirketini büyütmek, ikincisi Turkish Cargo’yu şirketleştirmek, üçüncüsünün ise Anadolujet markasını ayrı bir şirket haline getirmek olduğuna dikkat çekti.
“11 Eylül olaylarından sonra havacılık sektörü zor bir dönem yaşamıştı. 2008-2009 finansal krizde de sektör ağır yara almıştı. Fakat bu başka bir kriz ve merkezinde pandemi var. En zor yılımıza şahit olduk” diyerek sözlerine başlayan Aycı, “Ülkeler kapandı. Tam aşıya kavuştuk, bu kez mutasyona uğrayan virüsün bulaşma hızı arttı. Tarihin en hızlı aşısı üretildi ama virüs adeta aşıyla mücadeleye girdi. Bu dönem, tarihin en ağır havacılık krizi olarak kayıtlara geçti. Sektör 20 yıl geri gitti. 2003 sevilerine geri dönüldü” dedi.
Dünya havacılık sektörünün, salgın nedeniyle tarihinin en kötü dönemini yaşadığına vurgu yapan İlker Aycı, dünya devi şirketlerin milyarlarca dolar zarar yazdığını, havayollarında binlerce kişinin de işsiz kaldığını hatırlattı. Böyle dönemlerde mali ve operasyonel maliyetlerini başarılı yöneten şirketlerin ise görece daha hafif hasar aldığını belirten Aycı, “Örneğin THY’nin bugün borsa değeri 2 milyar euro mertebesinde. Rakip olarak sıkça karşısına çıkan Alman Lufthansa son 1 yılda euro bazında yüzde 22 kayıpla değeri 6 milyar euroya inmiş durumda. Pandemi sürecinde dünyada pek çok havayolu şirketinin hisseleri yüzde 50’lere varan oranlarda erirken THY’deki kayıp TL bazında sadece yüzde 10. Zira tüm olumsuz koşullara rağmen THY, 102 ülke ve 167 destinasyona hâlâ uçuşunu sürdürüyor” diye konuştu.
THY’nin dönüşüm hamlesi yaptığını belirten Aycı açıklamasını şu sözlerle sürdürdü:
“Bir teknoloji şirketi kurduk. Teknolojide 5 yılda yapılacak yatırım belki de 3-4 ayda yaptık. Buraya hem insan kaynağı hem teknoloji transferi yapıyoruz. O şirket pek çok yeniliğe imza attı. Geliştirdiği ürünlerle de hayli ilgi topladı. Turkish Cargo tamamen ayrı bağımsız bir şirket oluyor. Hedefi belli dünyada ilk 3. O arenada rakiplerine göre çok güçlü. Kendini uçuşları ile çoktan ispat etmiş olan AnadoluJet’i şirketleştirmeyi planlıyoruz. Başlı başına bir markadan öte ikinci bir şirket. Gelecekte ortaklık ve satın almaların önünü açmak için bu şirketleri tek tek uçuruyoruz. Ayrı ayrı uçan kanatlarımız olacak. Bu da THY için yeni döneme işaret ediyor. Daha şimdiden, kuruluş aşamasında bile ortaklık teklifi alıyoruz.”
Geride kimseyi bırakmayacağız
Krizin başından beri bu süreci en az zararla atlatmak ve bu krizi fırsata çevirmek için çalıştıklarını vurgulayan Aycı, THY ailesi olarak işçi çıkaran ve devletlerinden 5-6 milyar Euro yardım alan global havayolu şirketlerinden farklı bir strateji benimsediklerini söyledi.
İlker Aycı, şöyle devam etti:
“Dünya genelinde şirketler işten çıkarma yaparken 66 bine yakın istihdamı bulunan THY, ‘geride hiç kimseyi bırakmamak’ sözünün tam anlamıyla hakkını verdi. Bu süreçte çalışma arkadaşlarımızın tamamıyla yola devam edebilmenin tercihini yaptık. Bu tercihimizi kriz bitene kadar değiştirmeyi düşünmüyoruz. Böylece THY, 2020’yi krize girdiği nakde çok yakın bir nakitle kapattı. Yani nakit pozisyosununu güçlü bir şekilde koruduk. Operasyonel anlamda 1 çeyrek haricinde esas faaliyet gelirimiz artı olacak. Böyle bir anda zarar yazan rakiplerimize göre olumlu ayrıştık.”
“Giderlerimiz yüzde 53 azaldı”
Personel çıkarmadıkları halde operasyonel olarak tasarrufları da artırdıklarını belirten Aycı, “Giderlerimiz yüzde 53 azaldı. 1,1 milyar dolarlık tasarruf sağladık. Bu anlamda Avrupa’nın en çok tasarruf yapan şirketi olduk” dedi. Yerdeki yolcu uçaklarının bir kısmının (50 uçak) da 25 filoluk kargoya dahil edildiğine dikkat çeken Aycı, böylece kargodaki potansiyeli fırsata çevirdiklerini ve pazar paylarını artırdıklarını ifade etti.
“Her 20 hava kargodan birini biz taşıdık”
Turkish Cargo’nun bu dönemde yıldızının parladığını aktaran İlker Aycı, şunları söyledi:
“Dünyada 6’ncı sıraya yükseldik. Pazar payımız yüzde 5’e çıktı. Dünyadaki her 20 hava kargodan biri Turkish Cargo ile taşınıyor. Tıbbi malzeme taşımada ilk 3’teyiz. Memleketimize ve dünyaya aşı taşıyoruz. Her gün Çin’den aşı getirebiliriz. Şu ana kadar 9.5 milyon doz taşıdık. 102 ülke ve 167 destinasyonla dünyanın en çok noktasına uçan havayolu biziz. Bu yüzden aşı taşıma konusunda bize geliyorlar. THY dünyaya dağıtılan her aşıya dokunmuştur.” İlker Aycı, Turkish Cargo’nun 2023’te ilk 5’e girme hedefinin olduğunu belirterek, “Her 10 kargodan 1’ini taşımak istiyoruz” dedi.
Üçüncü çeyrek sonuçları olumlu olacak
THY, 2020 üçüncü çeyrek finansal verilerini mart ayında açıklayacak. İlker Aycı, THY’nin rakipleri arasında pandemi yılı olan 2020’yi en az zararla atla şirket olacaklarını söyledi. Aycı, “Mart ayında açıklanacak finansal verilerde de bunu göreceksiniz” dedi. Aycı, özellikle nakit akışını çok iyi yönettiklerini vurgulayarak, “2020’yi kriz öncesi nakit düzeyine çok yakın kapattık” dedi. Aycı, özellikle Esas faaliyet rakamlarında olumlu sonuçlar geleceğine işaret etti. Aycı ayrıca, birçok havayolu şirketinin pandemi nedeniyle yüzde 50’lere varan değer kaybı yaşadığını, THY’de ise bu oranın yüzde 10’da kaldığını söyledi.
“Sağlık altyapımız 2021’de turizmde fırsat yaratacak”
THY, bu yıl aşı taşımalarında etkin rol almayı hedeflerken diğer yandan turizm tarafında da toparlanma bekliyor. İlker Aycı, “2019 yılına oranla kapasitelerde yüzde 70 doluluğa ulaşmayı hedefliyoruz” dedi. Aycı, Türkiye’nin sağlık altyapısının güçlü olmasının bu yıl turizmde avantaj sağlayacağının altını çizerek, şöyle devam etti: “Virüsün yayılma hızı aşıdan hızlı. Mutasyonlu virüs de endişeleri artırdı.
Turizmde popüler olan birçok Avrupa ülkesi aşı yapmayan turisti ülkesine almamayı planlıyor. Çünkü bu ülkelerde sağlık altyapısı güçlü değil. Hatta bazı ülkeler sezonu bu yıl da açmamayı düşünüyor. Türkiye’nin ise sağlık altyapısı çok güçlü. Dolayısıyla turizmde en fazla payı almak için çalışıyoruz.” Aycı Türkiye’nin aşılama konusunda da iyi gittiğini vurgulayarak, “Aşılamada ilk 10’dayız. 6 ya da 7. sıradayız” dedi.
Sadece Türkiye için değil, tüm aşıları dünyaya taşıyor
THY, sadece Türkiye’ye gelen aşıları taşımıyor. BioNTech dahil şu ana kadar üretilen tüm aşıları taşıyan şirket, en fazla destinasyona uçan havayolu şirketi olmanın avantajı ile global aşı taşımacılığından önemli bir pay kapmayı hedefliyor. İlker Aycı, “Bu aşıların kendi ambalajları var ve özel konteynerlerde bize veriliyor. Bizim bu taşımalar için gerekli yazılım altyapımız var” dedi.
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.