İstanbul’da görülmesi gereken müzeler

İstanbul, sahip olduğu tarihi mirasıyla dünyanın en özel kentlerinden biri. Tarihin gördüğü en büyük üç imparatorluğa başkentlik yapan İstanbul bu birikimini sahip olduğu müzelerle günümüz insanına aktarıyor. İşte İstanbul’da özellikle hafta sonu tatili sırasında mutlaka görmeniz gereken 14 müze.

Arkeoloji Müzeleri

Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı olan Arkeoloji Müzeleri, 19. yüzyılın sonunda Osman Hamdi Bey tarafından kurulmuştur. Büyük İskender Lahti’nden, dünyanın ilk anlaşması Kadeş’e kadar tarihi önemi çok büyük onlarca eserin sergilendiği Arkeoloji Müzeleri’ne yabancı turistler de büyük ilgi gösteriyor.

Türk-İslam Eserleri Müzesi

Sultanahmet’te At Meydan’ında bulunan Türk-İslam Eserleri Müzesi binası Kanuni Sultan Süleyman döneminde sadrazamlık yapan Pargalı İbrahim Paşa’nın sarayıydı. Farklı dönem Türk-İslam devletlerine ait sanat eserlerinin sergilendiği müzede Selçuklu ve Osmanlı’ya ait yapıtlar ağırlıktadır.

Topkapı Sarayı

İstanbul’a hakim bir noktada bulunan ve “üç kıtanın yönetildiği yer” olarak adlandırılan Topkapı Sarayı’nda başta Kutsal Emanetler olmak üzere mutlaka görülmesi gereken çok sayıda tarihi eser bulunmakta. Paha biçilemez Kaşıkçı Elması, turistlerin görebilmek için metrelerce uzunlukta kuyruklar oluşturduğu bir değerli taştır.

Ayasofya

1500 yıldan fazladır kentin simgelerinden biri olan Ayasofya, Türkiye’nin en çok ziyaret edilen müzesidir. İnşa edildiği dönem göz önünde bulundurulduğunda dünyanın en görkemli yapısı olarak nitelendirilebilecek olan Ayasofya, İstanbul’un fethinden sonra camiye dönüştürülmüştür.

Deniz Müzesi

Bir deniz kenti olan İstanbul’daki en özel müzelerden biri de kuşkusuz burasıdır. Beşiktaş’ta Barbaros Hayrettin Paşa’nın türbesi ve Dolmabahçe Sarayı ile aynı sırada bulunan Deniz Müzesi’nde özellike Osmanlı dönemindeki deniz yaşantısına dair ayrıntıları görebilirsiniz.

Saray Koleksiyonları Müzesi

Dolmabahçe Sarayı’nın hemen yanında bulunan onun bir parçası olan Saray Koleksiyonları Müzesi’nde vaktiyle sarayda kullanılan eşyaları görebilirsiniz.

Milli Saraylar Resim Müzesi

Başta Ayvazovski ve Zonaro olmak üzere birçok ressamın ünlü yapıtlarının yer aldığı müze, Dolmbahçe Sarayı içinde yer alır. Osmanlı döneminde Veliaht Dairesi olarak kullanılan binada yer alan müzenin iki katında çok sayıda tabloyu görmek mümkün.

Masumiyet Müzesi

İstanbul’un en özel yerlerinden biri de Çukurcuma’daki Masumiyet Müzesi’dir. Orhan Pamuk’un romanıyla aynı ismi taşıyan müze, hikayede geçen objelerin sergilendiği bir yerdir. Burası aynı zamanda yabancı turistlerin de büyük ilgi gösterdiği yerlerden biridir.

Rahmi M. Koç Müzesi

Haliç kıyısında yer alan müzede şehir hatları vapurundan denizaltıya ve uçaklardan çok sayıda klasik otomobile farklı koleksiyon ürünleri ziyaret etmek mümkün.

Sakıp Sabancı Müzesi

Kalıcı ve süreli sergileriyle dikkat çeken Sakıp Sabancı Müzesi, Sabancı ailesi tarafından geçmişte Mısır Hidivi’nden satın alınmıştır. Önündeki devasa at heykelinden ötürü atlı köşk olarak da anılan müzede geçmişte Dali, Picasso, Rembrandt gibi ressamların eserleri sergilendi.

İstanbul Modern

Karaköy’deki yerinden geçici süreliğine Tepebaşı tarafına taşınan İstanbul Modern, çağdaş sanat eserlerinin ağırlıklı olarak yer aldığı bir müzedir. Bedri Rahmi Eyüboğlu, Fahrelnia Zeid gibi ünlü ressamların yapıtlarını müzede ziyaret edebilirsiniz.

Pera Müzesi

Osman Hamdi Bey’in “Kaplumbağa Terbiyecisi” tablosuna da ev sahipliği yapan Tepebaşı’ndaki bu görkemli yapı, İstanbul en önemli müzelerinden biridir. Kahve, ağırlık birimleri ve elçi tabloları gibi kalıcı sergilerin yanı sıra Pera Müzesi geçici sergilere de ev sahipliği yapmakta.

Yerebatan Sarnıcı

Tarihi Yarımada içinde Ayasofya’nın karşısında yer alan Yerebatan Sarnıcı Roma döneminde şehrin en büyük su deposu konumundaydı. Kemerburgaz tarafından şehrin ihtiyacını karşılamak için kemerler vasıtasıyla taşınan sular burada muhafaza edilmekteydi. Su depolarının sıkı bir şekilde korunmasının nedeniyse zehirlenmelere karşı önlem almak.

Exit mobile version