Granada’da nereler görülmeli?

El Hamra Sarayı-Fotoğraf: Haber Aero

Dünyanın yedi harikasından biri olan Elhamra Sarayı’na ev sahipliği yapan Granada’da görülmesi gereken 6 noktayı sizler için araştırdık.

İspanya’nın Barselona’dan sonraki en önemli kültür merkezi olarak kabul edilen şehir asırlar boyunca birçok din ve millete ev sahipliği yapmış. Aynı zamanda Endülüs bölgesinde Müslümanların elindeki son şehir olarak bilinen Granada, Sierra Nevada Dağları’na 30 km, Akdeniz kıyısındaki Costa del Sol’a ise 60 km uzaklıkta yer alıyor.

Granada’yı keşfe dünyaca ünlü Elhamra Sarayı ile başlıyoruz. Ancak size önemli hatırlatma; dünyanın 2’nci yedi harikası içinde yer alan Elhamra Sarayı’nı gezebilmek için 2 ay önceden bilet almanız gerekiyor.

Uzun süre Kordoba’daki halifeliğe bağlı bir şehir olan Granada, 13’üncü yüzyıl ortasında Beni Ahmer Devleti’nin yani Nasiriler’in başkenti olur. Beni Ahmer Devleti, son İslam devleti olarak İber Yarımadası’nda 260 yıl boyunca hüküm sürer. Elhamra Sarayı da bu dönemde inşa edilir.

Elhamra Sarayı-Fotoğraf: Haber Aero

Elhamra Sarayı

1232 yılında yapımına başlanan Saray, İslam mimarisinin ulaştığı en üst noktanın bir göstergesi. Duvarlarında kırmızı tuğla, damında kırmızı kiremit kullanıldığı için adına Elhamra, yani “Kırmızı Kale” denmiş. Magrip mimarisinin en görkemli örneklerinden biri sayılan saray, iç içe geçmiş 33 bahçe içinde yer alıyor. Elhamra, sanki 1001 Gece Masallarında anlatılan sarayların vücut bulmuş hali. Sarayı gezerken ince ince işlenmiş süslemeleri, su ve yeşilin ahengi, girift yapısı ile neden bu kadar önemli bir eser olduğunu daha iyi anlıyoruz.

Dünyanın bu en zarif, en ünlü ve Endülüs’teki İslam hâkimiyetinin en önemli eserinin sırrını ise tek bir cümle özetliyor: “Galip olan Allah’tır.” Bu cümle sarayın tüm oda ve salonlarındaki işlemelere nakşedilmiş. Elhamra dışında Allah’ın adının bu kadar çok zikredildiği başka hiçbir saray dünyada yok. Elhamra’yı gezerken suyun Endülüs Emevileri için Osmanlılar kadar önemli olduğunu görüyoruz. Dinlendirici ve ferahlatıcı etkisinin yanı sıra önemli görüşmelerin başkalarınca dinlenmesine engel olmak için de su sesi kullanılmış.

El Hamra Aslanlı Avlu-Fotoğraf: Haber Aero

Saray, birbiriyle bağlantılı sayısız odalar ve salonlar, bu mekânların arasında yer alan avlular, ferahlatıcı yeşil alanlar, fıskiye havuzları, akar çeşmeler ve bahçelerden oluşuyor. Giriş kapısının önüne geldiğimizde oluşan kuyruk dikkatimizi çekiyor. Rezervasyon yaptırılmadan giriş yapılmıyor. Bereket bahçeleri, Sultan 1. Yusuf tarafından 1344-1392 yılları arasında yaptırılmış. Avlunun kuzey ve güneyinde ince sütunlara dayalı yedi kemerli galeriler, özellikle süsleme sanatı bakımından dikkati çekiyor. Avlunun giriş kapısı ahşaptan örmeler ile dekore edilerek zenginleştirilmiş. Havuz ise sarayın aynası olarak kabul ediliyor. Eğer gün batımında buradaysanız kızıl rengin suya yansıması ile oluşan muhteşem manzaraya şahit olabilirsiniz.

Aslanlı avlu ise Elhamra Sarayı’nın Elçiler Salonu’na açılan on iki aslan sütunlu, fıskiyeli avlusudur. 1361–1391 yılları arasında yapımı tamamlanmış. Avlu peristil şeklinde inşa edilmiş. Havuz ise beyaz mermerden yapılmış 12 aslan figürünün taşıdığı bir su çanağı ile tabanda poligon şeklinde, derinliği az bir su yüzeyinden oluşmakta. Fışkıran su sesleri adeta bir musiki harmonisi oluşturuyor.

Mirador: Fotoğraf: Haber Aero

Mirador

Ruhumuzu Elhamra Sarayı’nda bırakıp, karnımızı doyurmak için hemen karşısında yer alan Mirador bölgesine geçiyoruz. Hem saray hem de Sierra Nevada dağları eşliğinde Granada’nın en tarihi restoranındaki yerimizi alıyoruz. Adını Granada’nın son sultanı 12’inci Muhammed’in eşi Prenses Morayma’dan alan tarihi restoran İslam medeniyetin izleriyle dolu.

Restoran yemekleriyle de ünlü, özellikle et ve balık tarifleri çok meşhur. Yapımcımız Güntay Şimşek, bu tarihi mekanda Endülüs lezzetlerini test ediyor. Et ve balığın dışında domates çorbası, zeytinyağı ve bademin ön planda olduğu yemekler ve yöreye ait Morayma tatlısı ile sıcak çikolatalı tartı denemenizi öneriyoruz.

Albaicin-Fotoğraf: Haber Aero

Albaicin

Mirador’dan Albaicin’e geçiyoruz. Endülüs Emevileri döneminde Müslümanların yaşadığı bölge olan Albaicin, şimdilerde Yahudilere ev sahipliği yapıyor. Carmenes isimli yüksek duvarlı ve içinde asmadan, nara çeşitli meyve ağaçlarının yer aldığı, ortasında avlu olan sevimli beyaz evler ve küçük küçük meydanlarla dolu olan Albaicin mutlaka yarım gün, mümkünse daha fazlasını ayırmanız gereken bir yer. Granada gezilecek yerler listesinin bu göz alıcı mahallesine özellikle öğleden sonra gitmenizi tavsiye ederiz, sebebini Albaicin’deki gezilecek yerleri okurken anlayacaksınız. Araç trafiğine kapalı olan sokaklarda ilerleyip San Nikolas Kilisesi’ne ulaşıyoruz. Kilisenin önündeki seyir terası yerli ve yabancı turistlerin fotoğraf çektirme alanı olmuş. Buranın ünlü olmasını ise eski Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Bill Clinton sağlamış.

Granada Katedrali-Fotoğraf: Haber Aero

Granada Katedrali

Albaicin’deki tarihi Arap pazarından geçip Granada Katedrali’ne ulaşıyoruz. Aynı zamanda İspanya’nın 2. büyük katedrali olan yapının inşasına 1523 yılında başlanmış. Yapımına başlamak için Müslümanların şehri terk etmesi beklenmiş. Bu görkemli katedral Kraliçe 1. Isabella ve Kral Ferdinand’a adanmış. Rönesansı’nın en güzel örneklerinden Granada Katedrali tam şehir merkezinde yer alıyor. Muhteşem mimarisi ve göz alıcı işlemeleriyle nefes kesen katedralin ilginç bir özelliği daha var. Üniversite eğitiminin yaygın olmadığı, bu olanağa sadece şehrin ileri gelen ailelerinin çocuklarının sahip olduğu dönemde kimin başlattığı belli olmayan bir adet yerleşmiş ve üniversite bitiren kişilerin aile isimleri katedral duvarına yazılmaya başlanmış. Dolayısıyla duvarlarında dönemin ileri gelen ailelerinin isimlerini ve armalarını da görebiliyorsunuz.

Sacramento-Fotoğraf: Haber Aero

Sacromonte

Granada gezilecek yerler listesindeki bir diğer mahalle de Çingene Mahallesi olarak bilinen Sacromonte. Adından da anlaşılabileceği gibi 18. Yüzyılda bölgeye gelen çingenelerin yaşadığı, daha doğrusu yaşamaya zorlandığı bir çeşit getto. Bugün mağara ev olarak bilinen, duvarlarına yüzlerce bakır kap kapacak yapıştırılmış evlerle dolu ve son derece sevimli bir bölge. Sacromonte’deki pek çok barda her gece flamenko gösterileri de düzenleniyor, biraz turistik bir aktivite olsa da Granada’ya kadar gitmişken bir gece izlemenizi tavsiye ederiz.

Exit mobile version