Türkiye’de faaliyet gösteren Japonya merkezli HIS Travel, Covid-19 salgınına ve ileride oluşacak diğer risklere dikkat çeken bir rapor hazırladı. Raporda, sık seyahat eden kurumsal şirketlerin gelecekteki iş seyahatlerinin nasıl şekilleneceğine dair öngörüler ve turizm sektörünün geleceğine dair dikkat çekici tespitler yer aldı.
2020 yılında turizm endüstrisi, yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle duraklama dönemine girdi. Dünyanın birçok kentinde yurt içi ve yurt dışı uçuşlar iptal olurken, turizm ise belirli bir süre askıya alındı.
Salgının dinamik yayılımı göz önüne alındığında seyahat eden herkes için güvenlik ve sağlık tedbirleri önem kazandı. Gündemin asıl riski Covid-19 olsa da hâlâ geri planda diğer riskler de oluşmaya devam ediyor.
HIS Travel’in hazırladığı rapora göre, salgın tehdidi ortadan kalktığında bizi başka riskler ve krizler sektörü bekliyor olacak. Gelecekte meydana çıkacak ve geri plandan tekrar sahnedeki yerini alacak riskleri şimdiden öngörebilmek, önlemler almak ve bütünsel bir yaklaşım oluşturmak için seyahat hizmetleri proaktif bir yaklaşım sergilemeli ve her türlü riske hitap etmelidir.
Seyahatle ilgili riskler ve krizler 2019 yılına göre neredeyse dörtte bir oranında arttı. 2018’e kıyasla hem şiddet olaylarında hem de hava sahası kapanışı ve uçuş iptalleri gibi genel seyahat aksaklıklarının sayısı iki kattan fazla artış gösterdi. Hala dünyanın birçok yerinde doğal afetler, salgın hastalıklar ve güvenlik konusunu tehdit eden riskler oluşturmaya devam ediyor.
Salgının havacılık, turizm ve global ekonomi üzerine etkisi zorlayıcı olacak
Öngörüler, küresel yolcu trafiğinin global pazarda yüzde 50’lere varan bir azalma olacağı yönünde. Yolculardan elde edilecek gelirler konusunda ise 2019’a kıyasla, 2020 yılı sonunda 419 milyar dolarlık bir gelir kaybı yaşanacağı tahmin ediliyor.
Havalimanları da bu gelişmelerden negatif anlamda payını alarak, 2020 yılında yolcu trafiğinin düşüşü nedeniyle 76 milyar doların üzerinde bir gelir kaybı yaşayacakları öngörülüyor.
Uluslararası turizm gelirlerinde bu istatistikler ve veriler göz önüne alındığında, 2020’de 300 ile 450 milyar dolar arasında düşüş yaşanacağı anlaşılıyor.
Münferit seyahatler kadar yoğun bir hacme sahip iş seyahatleri ne olacak?
Tüm dünyada iş seyahatleri, trilyon dolarlık bir endüstri. ABD ve Çin, dünyanın en büyük iş seyahati harcamalarını yapan iki ülke olarak başı çekiyor. Amerikalılar yılda 405 milyondan fazla uluslararası iş seyahati yapıyor. Bu da Amerika Birleşik Devletleri’nde her gün yaklaşık 1,1 milyon insanın iş için seyahat ettiği anlamına geliyor. New York, Amerika Birleşik Devletleri’nin tüm iş seyahatleri verilerinde ilk sırada gelirken Çin’de ise ilk sırada Şangay bulunuyor.
Şirketlerin güvende hissetmeleri ve risk yönetimi önem kazanacak
Şirket çalışanları bir devinim halinde toplantı organizasyonları, seminer, konferans, eğitim toplantıları; yurt içi ya da yurt dışı bayii toplantıları, tanıtım gezileri, kongre organizasyonları, etkinlik amaçlı partiler, piknik organizasyonları, açılış ve ödül törenleri ile hareket halinde oluyorlar. Dünyanın birçok ülkesinde, birbirinden başarılı şirketler bu başarılarını ve müşteriye ulaşabilmelerini de tam olarak bu ‘iş seyahatine’ bağlıyorlar.
Bundan sonraki süreçte iş seyahati yapacak kişileri bekleyen çeşitli seyahat riskleri olacak. Bu riskler; ekonomik, sağlık-güvenlik, jeopolitik, dolandırıcılık-siber saldırılar ve çevresel olarak değerlendiriliyor. Rapora göre, riskleri en az zararla atlatmak ya da bir ihtimal fırsata çevirmek için riski iyi tanımak gerekir. Nedenleri, boyutları, etkileri çok iyi analiz edilerek, gerekli önlemlerin yerinde, zamanında ve tabii ki uygulanabilir olmasına dikkat edilmeli.
İŞ SEYAHATLERİ VEKÜRESEL SEYAHAT RİSKLERİ RAPORU İÇİN TIKLAYIN
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.