Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NATO Olağanüstü Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’nin ardından düzenlediği basın toplantısında konuştu. Erdoğan Türk savunma sanayine uygulanan yaptırımların kalkmasını istedi.
Yerli savunma sanayisi hakkında konuşan Erdoğan, “Türk savunma sanayi ürünlerinin başarıları ortadayken bu alanda karşılaştığımız engellemelerin hiçbir makul gerekçesi olamaz. Savunma sanayimizin önüne bizzat bazı müttefiklerimiz tarafından konan kısıtlamaların artık kaldırılması ortak menfaatimizedir. Müttefikler arasında gizli-açık ambargoların bırakın uygulanmasını, gündeme dahi gelmemesi gerekir. Bu konudaki beklentilerimizi liderlerle paylaştım” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, BM hakkında da açıklamalarda bulunarak “Geldiğimiz noktada başta BM Güvenlik Konseyi olmak üzere küresel güvenlik mimarisinin ciddi bir reforma tabi tutulması kaçınılmazdır” dedi.
“Yapıcı ve karşılıklı güvene dayalı diyalog içinde olmaya özen gösteriyoruz”
Ukrayna-Rusya savaşının özellikle çocuklar ve kadınlar üzerinde izleri senelerce silinmeyecek, çok ağır travmalara yol açtığını vurgulayan Erdoğan, “Çatışmalar uzadıkça maalesef her iki tarafta da savaşın yıkıcılığı artıyor. Bu süreçte Türkiye, gerek coğrafi konumu, gerekse NATO müttefiki olarak özel ve istisnai bir yerde duruyor. Öncelikle Ukrayna ve Rusya, Karadeniz’den komşumuz olan iki ülkedir.
Ukrayna ile köklü, çok boyutlu ve yakın ilişkilerimizin yanı sıra stratejik ortaklığımız vardır. Bir diğer komşumuz Rusya ile yapıcı ve karşılıklı güvene dayalı diyalog içinde olmaya özen gösteriyoruz.” dedi.
Türkiye’nin son 11 yıldır Suriye’deki savaşın yükünü adeta tek başına taşıyan bir ülke olarak, bölgedeki sulhu sükunun hakim kılınması için çalıştığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
“Savaşın bir an önce sona erdirilmesine yönelik olarak iki ülkeyle de yoğun temas halindeyiz. Taraflar arasındaki müzakereleri yakından takip ediyor ve destekliyoruz. Müzakere sürecini kolaylaştırmak için şimdiye kadar birçok adım attık. Antalya’da dışişleri bakanlarını bir araya getirmemiz ve bilahare Dışişleri Bakanımın Moskova ve Lviv temasları, birer dönüm noktası oldu. Nihai çözümün, her iki ülkenin ve uluslararası kamuoyunun kabul edeceği muteber bir formüle dayanması gerektiğini düşünüyoruz.”
Ukrayna’nın egemenliği ve bağımsızlığının temel öncelik olması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, “Müzakerelerde bazı noktalarda ilerleme kaydedilmesini ihtiyatlı bir iyimserlikle karşılıyoruz. Savaşın başından itibaren Montrö sözleşmesinin ülkemize sağladığı yetkileri Karadeniz’de gerilimi düşürmek amacıyla kullanıyoruz.” dedi.
Vize serbestinde esneklik çağrısı
Erdoğan vize serbestinde esneklik çağrısında bulunarak şu ifadeleri kullandı:
“Bu vesileyle Avrupa Birliği liderleriyle katılım sürecimizin canlandırılmasına, Gümrük Birliği’nin güncellenmesi müzakerelerine başlanmasına, kurumsal iş birliği mekanizmalarına yeniden işlerlik kazandırılmasına, vize serbestisi sürecinde esneklik sağlanmasına, Birliğin geliştirdiği ortak savunma ve güvenlik yapılarında Türkiye’ye hak ettiği yerin verilmesine dair beklentilerimizi bir kez daha paylaştım. Yine bu süreçte küresel barış ve istikrarı sağlamakla görevli kurumların yeniden yapılandırılmasına dair artan ihtiyacı da dile getirdim.”
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.