Kuşkusuz Covid-19 sonrasında başlayan uçuşlarda en riskli alan uçak kabini. Fransız havacılık ve uzay mühendisliği şirketi Safran’ın iştiraki Safran Seat, uçak içindeki sosyal mesafeyi önlemek için yeni koltuk tasarımı geliştirdi.
Yeni normallerin bitmeyen tartışması olan uçak içindeki sosyal mesafe kuralı dünyanın önde gelen havacılık şirketi Safran’ı da harekete geçirdi. Şirket orta koltuk boş uçmanın imkansız olacağını düşünen havayollarına geliştirdiği yeni konseptle yol gösterdi.
Safran bu projeyi 2 yıl önce ortaklık kurduğu İngiliz Universal Movement şirketi ile ‘Travel Safe’ ismi altında gerçekleştiriyor. Yeni tasarlanan koltuklar yolcuların birbirinden izole olmasını sağlayacak bariyerlerle bölünüyor.
Yeni tasarlanan koltuklar nisan ayında Hamburg’ta gerçekleştirilecek Kabin Ekipmanları Fuarı’nda tanıtuılacaktı ancak koronavirüs sebebiyle fuar iptal edildi.
Öte yandan bu projeyi izleyen covid-19 sürecinde 2 yeni konsept daha ortaya çıkmıştı. Fransız mühendis Florian Barjot uçakta sosyal mesafeyi korumak için bariyerli uçak içi koltuk konfigürasyonu tasarlandı.
Fransız mühendis Barjot’un, sosyal mesafeye dost uçak koltuğu isimli tasarımı, pencere ve koridordaki yolcuları bölmek için orta koltuklara aparat bağlantısıyla bariyerler yerleştirilerek gerçekleştirmeyi düşünüyor.
Konsept ayrıca yolcuları daha da korumak için her bir sıranın üzerine kafa seviyesi bölücüler ve bariyerlerden oluşuyor. Sadece yanınızda oturan yolcuyla sınırlı kalmayan koruma, ön ve arkada oturan yolcularlada koruma sağlıyor. Öte yandan koltuk eklentisi, kolay kurulum aparatıyla orta koltuklara bağlanabiliyor.
Bir diğer proje ise İtalyan tasarım şirketi Avio Interiors, tarafından geliştirildi. Şirket, algın sonrası bir dünyada, uçaklardaki yolcuların daha güvenli bir şekilde seyahat etmelerini sağlayabilecek iki uçak koltuğu tasarım konseptini paylaşmıştı.
Bulardan “Glassafe” adı verilen ilk tasarım, yan yana olan koltuklarda oturan yolcular arasındaki yakınlığı daha güvenli hale getirmek için mevcut koltuklara monte edilebilen saydam bir bölmeyi kapsıyor. Göğüs ve kafa hizasını çevreleyen bu saydam bölmenin yolcuların hava yoluyla temaslarını ve etkileşimlerini en az indirerek ya da engelleyerek virüsün bulaşma olasılığını azaltabileceği ifade ediliyor.
İkincisi ise “Janus Seat” adı verilen diğer koltuk tasarım. Glassafe konseptinde olduğu gibi her bir koltuğa monte edilen saydam bölmelerin yanı sıra, yan yana olan koltukların ters yönlere bakması temeline dayanıyor.