“Eğer ölürsen, Okinawa savaşı hakkında gerçeği bilen kimse kalmayacak. Geçici utanca katlan ve buna sabret. Bu komutanının sana son emridir.”(Mitsuru Ushijima).
Bu yazımda teknolojik güç üstünlüğünü gösteren tarihteki birkaç önemli olayı kaleme aldım. Aslında tarih tekerrürden ibarettir. Zaman değişmiştir fakat savaşı kazanacak unsurlar aynı kalmıştır. Hangi zaman dilimi olursa olsun güçlü teknolojiye, sayısal üstünlüğe, vatan şuuruna sahip kalbi aynı heyecanla çarpan ordular daima galip gelmişlerdir.
Mohaç Meydan Muharebesi:
Bilindiği üzere Mohaç Meydan Muharebesi 29 Ağustos 1526’da, Osmanlı İmparatorluğu ve Macaristan Krallığı orduları arasında meydana gelen tarihin çok önemli muharebelerinden birisidir. Muharebe neredeyse Macaristan’ın büyük bir bölümünün Osmanlı hakimiyetine girmesiyle sonuçlanmıştır. Savaş, Osmanlı ordusunun sayıca üstün hafif süvari birlikleri, o zamana kadar Avrupalıların karşılaşmadıkları 300 seyyar top ve etkin tüfek kullanımı sayesinde kazanılmıştır. Macar ordusu bu güçlü Osmanlı ordusu karşısında esas gücü olan ağır süvarilerini çok kısa sürede kaybetmiş ve ağır bir yenilgiye uğramıştır. Osmanlı Ordusu, Macar Ordusu’nu dört veya beş saat gibi çok kısa bir sürede neredeyse yok etmiştir. Mohaç Meydan Muharebesi tarihte ender görülen eşine az rastlanır muharabelerden birisidir. Teknolojinin gücünün göstergesidir. Buradaki önemli nokta teknoloji ve sayısal üstünlük ile birlikte teçhizatın önemi, sayısı ve kullanılabilme yeteneğidir. Günümüzde de durum değişmemiştir. Metot ve yol aynıdır. Güçlü olan, teknolojiyi kullanan, sayısal üstünlüğü çok olan kazanacaktır. Bunun dışında birlik olmak, beraber hareket edebilmek, tek amaca kilitlenmek çok önemli etkenlerdir.
Okinawa Muharebesi:
Okinawa Muharebesi 18 Mart 1945’de deniz savaşı ile başlamış, 1 Nisan 1945’de Okinawa Adasına çıkarma yapılması ile devam etmiş, 22 Haziran 1945’de ise Japon İmparatorluğunun muharebeyi kaybetmesi ve Müttefik Kuvvetlerin kazanması ile II. Dünya Savaşının son aşamasında gerçekleşmiş bir muharebedir. ABD tarafından Okinawa adasının ele geçirilmesi ile, Japon İmparatorluğu anakarasına saldırmak için gerekli lojistik üsse kavuşulmuştur. Bu muharebe ABD’nin Japon İmparatorluğu karşısındaki Pasifik Cephesini kazanmasını sağlamıştır.
Okinawa adası; 106 km uzunluğunda, ortalama 11 km genişliğinde ve 1207 kilometrekare yüzölçüme sahip olup, Japon İmparatorluğu anakarasındaki Kyushu adasının 640 km güneyinde, Taiwan adasının ise 500 km kuzeyindedir. Müttefik kuvvetlerin Japon anakarasını işgal edebilmek için ilk olarak lojistik öneme sahip Okinawa adasına saldıracağından dolayı, Japon İmparatorluğu ordusunun ve adadaki sivillerin ciddi bir hazırlığı olmuştur.
Deniz savaşı, Müttefik kuvvetler (ABD, İngiltere, Avustralya, Yeni Zellanda, Kanada) ile Japon İmparatorluğu arasında, kara savaşı ise ABD ile Japon İmparatorluğu arasında geçmiştir. Japon İmparatorluğu’nun 2. Dünya Savaşındaki en büyük muharebe gemilerinden Yamato Savaş gemisi bu muharebede batmıştır.
Bu muharebede Müttefik Kuvvetler tarafında 541000 asker yer almış olup, 12520’si öldürülmüştür. Japon İmparatorluğu tarafında ise 76000 + civarında asker yer almış olup, 74136 Japon askerinin ve tahminen 40000-150000 arasında da sivilin öldüğü kayıtlara geçmiştir. Deniz muharebesi, Müttefik Kuvvetlerce 18 savaş gemisi, 27 kruvazör, 177 muhrip/muhribat eskortu, 39 uçak gemisi (11 filo gemisi, 6 hafif gemi ve 22 eskort gemisi) ve çeşitli destek ve birlik nakliye gemilerinden oluşan bir filo tarafından gerçekleştirilmiştir. Japon İmparatorluğu ise bu kadar savaş gemisinin karşısına sınırlı sayıda savaş gemisi ile çıkabilmiş ve deniz savaşını kaybetmiştir. Müttefik kuvvetlerin deniz kuvvetlerine ait olan savaş gemisi ve diğer ekipman sayıları, Japon İmparatorluğunun gemi ve diğer ekipman sayılarına göre ciddi oranda üstündür. Kara savaşında kullanılan askeri araç ve ekipman sayıları da yine Müttefik Kuvvetler için açık ara öndedir.
Okinawa Adasında gerçekleşen bu muharebede çok sayıda sivilin öldürülmüş olması savaşın yıkıcı yüzünü göstermektedir. Bu savaşın bir diğer acı yüzü ise, savaşın sonlarına doğru Japon İmparatorluğunun artık savaşı kaybedeceğinin belirginleşmesi ve savaşın ilk yıllarındaki çok fazla sayıda Japon askerinin öldürülmesi ile asker yetersizliğinin öne çıkması, bu muharebede 14-17 yaşları arasında binlerce Japon çocuğun, çocuk asker olarak görev yapmaları ve çoğunun yaşamlarını kaybetmeleri gerçeğidir. Japonlar bu muharebede çok sayıda Kamikaze kullanmışlardır.
Japon İmparatorluğunun Okinawa muharabesini kaybettiği belli olduğunda, Japon İmparatorluğu komutanları Mitsuru Ushijima ve Isamu Cho, harakiri yaparak hayatlarına son vermişlerdir. Bu 2 generalin ölümüne kıdemli bir subay olan Hiromichi Yahara şahitlik etmiştir. Yahara’nın da harakiri yapmak istemesi Ushijima tarafından uygun bulunmamıştır. Ushijima’nın şu sözleri ibretliktir “Eğer ölürsen, Okinawa savaşı hakkında gerçeği bilen kimse kalmayacak. Geçici utanca katlan ve buna sabret. Bu komutanının sana son emridir.” Yahara daha sonra Komutan Ushijima’nın son anlarını anlatan Okinawa Muharebesi başlıklı bir kitap yazmıştır.
Sherman ve Alman Tiger tankları:
M4 Sherman tankları, II. Dünya savaşında ABD ordusunun kullandığı orta sınıf bir tanktır. Bu tanklardan 1942-1955 yılları arasında toplam 48234 adet üretilmiştir. Savaşta en çok Nazi Almanya’sının Tiger ve Panzer tankları ile savaşmışlardır. Sherman tankları Rusların T-34 tankı ile benzer özelliklerdedir. Standart M4 Sherman tanklarının 75 mm’lik topunun çapı, pek çok tanka göre etkisiz kalmıştır. Sherman tankı orta ağırlıkta bir tank olmasına karşın, Tiger tankları gayet ağır ve komplekstirler. Sherman tankları ise daha hafif, üretilebilirliği kolay ve ucuz olmasından ve tamir edilebilirliliği daha kolay bir tank olmasından dolayı muharebe sahasında çok daha aktif kullanılabilmiştir.
Nazi Almanya’sı 1942-1945 yılları arasında T 88 mm namlu çapına sahip, 56,9 ton ağırlığında, 6,29 m uzunluğunda, 3,55 m genişliğinde ve yüksekliği 3 m olan Tiger tankından 1.347 adet üretmiştir. Aynı yıllarda üretilen ABD Sherman tankı 50.000’e yakın, Rusya’nın T-34 tankı ise 84.070 adettir. Rakamlardan görüleceği üzere ABD ve Rusya ordularının kullandıkları tank sayıları Nazi Almanya’sının tanklarını açık ara geçmiştir. Performans açısından Tiger tankı Sherman tankına göre oldukça üstündür. Müttefik Kuvvetler tek başına veya ikili gruplar halinde savaşan Tiger tanklarının karşısına çıkabilmek için Sherman tanklarını 5’li gruplar halinde savaştırmıştır. 5’li gruplar halinde savaşan Sherman tankları, diğer 5’li gruplar ile birleştiklerinde, Tiger tanklarını rahat bir şekilde saf dışı bırakmışlardır. Bu ise kara savaşının kazanılmasında çok etkili olmuştur. Sayısal üstünlük, stratejik hamleler ve taktikler sayesinde savaş kazanılmıştır.
Günümüzde ise durum farklı değildir. Gökyüzünde binlerce taarruz uçağı düşünelim binlerce bombanın aynı anda atıldığını hayal edelim. Buna hangi güç karşı durabilir. Gökyüzü binlerce İnsansız Hava Araçları (İHA’la) ile kontrol edilirse size kim saldırmaya cesaret edebilir? Çokça üret ve sahaya sür ki düşmanın sana saldırmayı hayal bile etmesin. Güçlü bir ordu yerli teknolojik altyapıyla ve üretimle birleştiğinde tam bağımsızlık gerçek manada sağlanmış olur. Yerli üret, çok üret, para kazan, ekonomini güçlendir, yapılacak iş budur, yol budur, yöntem budur. Üretmekte sorun olmamalıdır. Dışa bağımlılıktan kurtulmak şarttır.
Yazarın Diğer Yazıları
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.