Dünyanın ilk kadın savaş uçağı pilotu, ülkemizin ilk kadın pilotu, Atatürk’ün 8 manevi evladından biri olan Sabiha Gökçen, havacılık tarihimizin önemli simalarındandır. İsmi İstanbul Anadolu Yakası’nda Kurtköy’de bulunan havaalanına verilmiştir. Avrupa’da kadınlar henüz seçme ve seçilme hakkına sahip değilken o ülkemizde pilot olmuştur.
Sabiha Gökçen, 22 Mart 1913 tarihinde Bursa Vilayet Baş Kâtibi Hafız Mustafa İzzet Bey ile Hayriye Hanım’ın kızı olarak Bursa’da dünyaya geldi. Altı çocuklu bir ailenin altıncı çocuğudur. Kardeşleri, şehit ağabeyi Teğmen Şefik, ağabeyi Neşet Dikmen, ablaları Nazime, Nafia Dikmen ve Saime Berksun’dur. Kurtuluş Savaşı yıllarında ilkokula başlayan Sabiha Gökçen, önce babası Mustafa İzzet Bey’i daha sonra da annesi Hayriye Hanım’ı kaybetmiş, ağabeyi ve ablaları ile birlikte yaşamıştır. Ağabeyi Neşet Dikmen ve ablası Saime Hanım tarafından büyütülmüştür. Sabiha Gökçen, Atatürk’ün 1925 yılındaki Bursa ziyareti sırasında evlerinin yakınındaki Hünkâr Köşkü’nde muhafızları ve askerleri aşıp Atatürk’e ulaşmayı başarmıştır. Atatürk’ün kendisine yardım edeceğini biliyor, bir çözüm yolu sunacağına inanıyordu. Atatürk, Sabiha’ya ne istediğini sordu. Sabiha, heyecanla “Okumak istiyorum efendim.” diyebildi. Sabiha’nın bulunduğu durumda hayatı oldukça zordu ve okumak istiyordu. Atatürk, ağabeyinden izin alarak, 12 yaşındaki Sabiha’yı evlat edindi ve Ankara’ya götürdü. Sabiha’ya “Gökçen” soyadı, henüz havacılıkla ilgisinin olmadığı 19 Aralık 1934 tarihinde, Soyadı Kanunu’nun çıkmasıyla Atatürk tarafından verilmiştir. Gökçen, gökyüzüne bağlı anlamına gelmektedir.
Sabiha, Çankaya İlkokulu, Arnavutköy Amerikan Kız Koleji ve Üsküdar Amerikan Lisesinde eğitim gördü. Rahatsızlığı nedeniyle öğrenimini yarıda kesip Heybeliada ve Viyana’da tedavi gördü. Tedavi sonrası yurda dönen Sabiha Gökçen, öğrenimine Çankaya Köşkü’nde özel öğretmenler nezaretinde devam etti. 1933 yılında Atatürk, hem tedavi olması hem de dil öğrenmesi için Sabiha Gökçen’i Paris’e gönderdi. Daha sonra yurda dönen Sabiha Gökçen’in yaşantısı Atatürk ile beraber devam etti. 1935 yılında, Türk Hava Kurumu tarafından Atatürk’ün emri ile ilk sivil havacılık okulu açılır. Bu açılışa Atatürk ile birlikte gider. Atatürk bu okula TÜRKKUŞU ismini verir ve okula ilk kız öğrenci olarak Sabiha Gökçen’i kaydettirir. Gökçen, planör eğitiminin ardından (A) ve (B) brövelerini alır. Bröve, belli bir eğitimden sonra uçak kullanabilecek duruma gelmiş kimselere verilen yeterlik belgesinin ismidir. Bir sonraki yılda, Sabiha Gökçen 7 erkek öğrenci ile birlikte Kırım’a gönderilir ve orada Koktebel Yüksek Planör Okulunda eğitimini tamamlar. Müteakiben, 1936 yılında Eskişehir Askeri Hava Okuluna girer. Bu okulda bir buçuk yıl eğitim gören Gökçen, askeri pilot olarak “PEKİYİ” ile mezun olur (Diploma numarası 372’dir). 25 Şubat 1936’da ilk defa motorlu uçak ile uçmaya başlar. O yıllarda kızlar askerî okullara alınmadığı için özel bir üniforma giydirilerek Eskişehir Uçuş Okulunda, 1936 – 1937 döneminde 11 ay boyunca özel eğitim alır. Bu eğitim sırasında kendisine ilkokul öğretmeni Nüveyre Uyguç eşlik eder. Gökçen, brövesini aldıktan sonra Eskişehir’deki 1. Hava Alayı’nda altı ay görev yapar, bu sırada Trakya ve Ege manevralarına katılır. Eskişehir’de 1.Tayyare Alayı’nda bir süre staj yapar, avcı ve bombardıman uçakları ile uçar. 1937 yılında Tunceli Dersim olaylarını bastırmak için görev alır. Bu harekattaki rolü sayesinde 1937 yılında Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Genelkurmay Başkanı’nın da katıldığı bir törenle kendisine Türk Hava Kurumu Murassa (İftihar) Madalyası verilir. 30 Ağustos 1937’de askeri uçuş brövesi alır.
Sabiha Gökçen, 1938’de Balkan devletlerinin davetlisi olarak, uçağıyla Balkan turuna çıkar. Vultee-V tipindeki uçağıyla İstanbul, Atina, Selanik, Sofya, Belgrad, Bükreş ve İstanbul rotasını takip ederek 5 günlük bir Balkan turu yapar. İndiği her yerde askeri törenle karşılanan Sabiha Gökçen’e, Belgrad’da bir dostluk nişanı olarak Yugoslav Genelkurmay Başkanı tarafından Yugoslav Ordusu’nun en büyük nişanı olan Beyaz Kartal Nişanı ve Beratı verilir. Kısa süre içinde, yalnızca Türkiye’de değil tüm dünyada “göklerin kızı” olarak anılmaya başlar. Türkiye’ye dönüşünün ardından Türk Hava Kurumu Türkkuşu’na “Başöğretmen” tayin edilir ve 1955’e kadar bu görevini başarıyla sürdürür. Üç dönem Türk Hava Kurumu Genel İdare Kurulu Üyeliği yapan Gökçen, 1964 yılına kadar uçmaya devam etmiştir.
1940 yılında Hava Okulunda askerî coğrafya ve topoğrafya öğretmeni Üsteğmen Kemal Esiner ile evlenen Gökçen eşine de kendi soyadını vermiştir. Ancak evlendikten 3 yıl sonra eşi, 12 Ocak 1943’te Doğu Anadolu’daki görevi sırasında yakalandığı hastalığa yenilmiştir. Kemal beyin ölümü, Sabiha Gökçen için bir yıkım olmuş bir daha hiç evlenmemiştir.
1953 ve 1959 yıllarında iki defa davetli olarak ABD’ye giden Sabiha Gökçen, Türk toplumu ve Türk kadınını tanıtmış, Amerika’da 1996’da havacılık kariyerinin en büyük ödülünü almıştır. Amerikan Hava Kurmay Kolejinin mezuniyet töreni için düzenlenen Kartallar Toplantısı’nın onur konuğu olarak katıldığı Maxwell Hava Üssü’ndeki törende “Dünya tarihine adını yazdıran 20 havacıdan biri” seçilmiştir. Gökçen bu ödüle layık görülen ilk ve tek kadın havacı olmuştur. Ayrıca 14 Mart 1990 yılında da davetli olarak Hindistan’a gitmiştir. Son uçuşunu, 1996’da 83 yaşında iken Fransız pilot Daniel Acton eşliğinde Falcon 2000 uçağıyla yaparak dünyada bir ilki daha gerçekleştirmiştir.
88 yıllık ömrüne, 22 değişik hafif bombardıman ve akrobatik uçakla 8000 saat uçuş sığdıran Sabiha Gökçen, 22 Mart 2001 tarihinde Ankara’da Gülhane Askerî Tıp Akademisinde kalp yetmezliği sebebiyle hayata gözlerini yummuştur. Cebeci Askeri Şehitliği’ne defnedilen Sabiha Gökçen’in “Atatürk’le Bir Ömür Sabiha Gökçen’’ adlı eseri bulunmaktadır. Genç nesillere ilham kaynağı olmaya devam etmektedir. Ruhu şad olsun.
Yazarın Diğer Yazıları
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.