İstanbul Havalimanı Ceo’su Kadri Samsunlu, havalimanının yapımından bugüne kadar olan süreçte herkesin havalimanının büyüklüğünü eleştirdiğini, ancak Covid-19 sürecinde büyük ve geniş havalimanlarının diğer havalimanlarına göre en büyük avantaja sahip olduklarını söyledi. Samsunlu, normalleşmenin kriteri 2019’u yakalamaksa 2021 sonuna doğru yakalayabileceklerinin altını çizdi.
Kadri Samsunlu, İstanbul Havalimanı’nın yeni normale geçişte hangi önlemler alındı? İstanbul Havalimanı Covid-19 sonrası döneme nasıl hazırlanıyor? Sağlıklı seyahat için nasıl çalışmalar yapıldı? Sosyal mesafe nasıl sağlanacak? Terminalde ne tür yeni uygulamalar hayata geçecek? Sorularını Haber Aero’ya yanıtladı.
“Yolcularda güven oluşturmalıyız”
Korona bir sağlık krizi. Havacılık bunu ebolada, domuz gribinde, veya sarsta yaşadı ama bu boyutta ilk kez yaşıyor. Ciddi anlamda da güven oluşturulmasına ihtiyacımız var. Hem havalimanları olarak hem havayolları olarak. İstanbul Havalimanı olarak çok kapsamlı uygulamalar yaptık. Bizim işimizin içinde olan her paydaşı da bu sürecin içine katarak yolculara ihtiyaç duydukları güveni oluşturacak önlemleri hayata geçirdik.
Havalimanı ulaşımında ne gibi önlemler alındı?
Havalimanına gelişlerde taksi ve otobüslerde sosyal mesafe sağladık. Taksilerde öndeki şoförle yolcu arasına bir branda gererek teması kestik. Ayrıca taksiler günlük dezenfekte ediliyor. Araçlarda el dezenfektanı bulundurmak zorunluluk haline getirildi. Otobüslerde ise her sırada bir kişi oturuyor. Sosyal mesafe korunuyor. Her gün dezenfekte işlemi otobüslerde de yapılıyor. Ve en önemlisi de yolcuların her istedikleri anda onlara hizmet veren personel çalışıyor.
Havalimanına steril bir giriş sağlanıyor
Havalimanına girişlerde ise bir paspas bulunuyor. Yolcular buna basarak terminale giriş yapıyorlar. Çünkü koronavirüs ayakkabıların altından da transfer olabiliyor. Havalimanına steril bir giriş sağlanıyor. Bu uygulama her kapıda olacak ve yolcu bu paspaslara basmadan içeri giremeyecek. İçeriye girdikten sonra sizi bir termal kamera karşılıyor. Bu termal kamerada vücut sıcaklığınızı ölçüyor. Eğer sıcaklığınız 37,5’un üstündeyse sistem alarm veriyor. Bu yolcuları ayırıyoruz. Burada bulunan bekleme odalarına alıp diğer yolcularla temasını kesiyoruz. Daha sonra Hudutlar ve Sahiller Sağlık Müdürlüğü’ndeki doktorlar gelip kişiyle alakalı karar veriliyor. Böylece sıkıntılı yolcular diğer yolculardan ayrılıyor.
“X-ray geçişlerinde fiziksel temas en son konu olacak”
Ondan sonra x-ray cihazları geliyor. Burada çalışan personelimiz yolcularla yakın temasta oldukları için siperlik, maske, eldiven takıyorlar ayrıca sosyal mesafeyi korumak için yerlerde uyarı yapışkanları bulunuyor. Bu yapışkanlar havalimanın her yerinde mevcut. Yolcunun gideceği her alanda bu tarz işaretlemeleri, yönlendirmeleri koymuş durumdayız. X-ray geçişlerinde fiziksel temas en son konu olacak. Onun öncesinde bizin dış hatlar ikinci güvenlikte bulunan body scanner uygulamamız bulunuyor. Bu makinalardan ön girişe de koymak istiyoruz. Bu şekilde personelimiz yolcuya el temasında bulunmayacak. Dünyadaki havalimanlarından farklı olarak iki güvenlik geçişi olan ülkeyiz biz. Bu x-ray geçişlerindeki en önemli konu da bagaj temizliği. Herkesin ellediği ekipmanlar. Bunları da personelimiz tek tek temizliyor. Eğer havalimanı çok yoğun olursa ikinci plan olarak ultraviyole hijyen sistemine geçeceğiz. Bantlarımızın, tepsilerimizin üretici şirketiyle görüştük 7-10 gün içinde bu sistemi de kurabileceğimizin onayını aldık. Havalimanında bulunan ATM’ler için de siperlikler koyduk.
“Bizi eleştirdikleri büyüklük, bugün için en büyük avantajdır”
İstanbul Havalimanı’nın en büyük avantajı büyük olması. Bizi eleştirdikleri büyüklük, bugün için en büyük avantajdır. Dünyada sosyal mesafeye karşı ciddi bir reaksiyon var. Dünyada bu tarz havalimanı yok. Büyük olacak, hacmi olacak, çok ileri teknoloji havalandırma sistemi olacak, sosyal mesafeyi uygulayacak alanınız olacak. Bunların hepsini oluşturmanız mümkün değil. Bu büyüklüğün yolculara güvence vereceğini düşünüyoruz. Buraya hiç korkmadan gelebilirler. Biz buraya 24 saat 7 gün temiz hava veriyoruz. Koronaya karşı en önemli önlemlerden biri hava sirkülasyonunu sağlamak. Buradaki hava tertemiz filtrelerden geçmiş havadır.
Havalimanına yolcu ve çalışanlardan başka kimse alınmayacak. Uğurlama veya karşılamaya gelenler terminalin dışında bekleyecek. Yolcular yurt dışına giderken pasaport olmadan Türkiye’den çıkabiliyor muyuz? Hayır, çıkamıyoruz. Buna biz yeni eklemeler yapıyoruz maske, eldiven ve dezenfektan. Havalimanında her yerde dezenfektan var ama yanlarında olursa da kötü olmaz. Maske takmayan bir kişinin içeri girmesi mümkün değil.
Maskesiz havalimanına girilmeyecek
Yolcuların sosyal mesafe bilincini alması gerekiyor. Koronavirüsle savaşta olmazsa olmazlar var. Bir maske, ikincisi mesafe, üçüncüsü de hijyen. Terminalin hijyeni bizim sorumluluğumuz. Ve biz bunu en üst düzeyde yapıyoruz. Maske yolcunun sorumluluğunda. Mesafe hem yolcunun hem de bizim sorumluluğumuz. Yolcu mesafesini koruyacak, biz de uymayanları uyaracağız. Bu şekilde bir takım oluşturuyoruz. Buna da hijyen takımı diyoruz. Diyelim ki dalgınlık halinde önünüzdekine yaklaştınız. Oluşturduğumuz hem Türkçe hem İngilizce bilen arkadaşlarımız gelip uyarı yapacak. Bu durum ailelerde problem değil çünkü evden çıkıp geliyorlar. Tek seyahat eden yolculara bu sosyal mesafeyi hatırlatacağız.
Biz burada büyük bir aileyiz. Yolculara hizmet eden binlerce çalışan var. Onların da sağlığını onlarında güvenliğini havalimanı işletmecisi olarak korumamız gerekiyor. İlk yaptığımız çözüm check-in kontuarlarında çalışan yer hizmetlerindeki arkadaşlarımız bir siperliğin arkasında çalışacaklar. 8-9 saat çalışan birinin siperlikle oturması yerine önündeki siperliğin doğru olduğunu düşünüyoruz. Yolcuları bir dolu bir boş ve S şeklinde sıraya sokacağız. Aynı paralel bekleyen iki kişi arasındaki iki metre mesafeyi de korumuş olacağız. Boyuna ve enine sosyal mesafeyi sağlayacağız.
En önemli konulardan biri de dışarıdan gelen bavulların temizliği. Veya üstünüzde getirdiğiniz kıyafetlerin temizliği. Bu konuda tek çözüm ultraviyole. Bununla ilgili olarak bizim çözüm ortağımız olan şirketle beraber X-ray arkasına yapışık duracak ultraviyole bagaj temizleme sistemini geliştirdik. Mock-up’ı da hazır. Sağlık Bakanlığı onaylarsa bu aleti koyacağız. Bu şekilde terminale giren her türlü bagaj, el çantası, mont hepsi bu sistemden geçip tertemiz bir şekilde alacağız. Bu da bizim geliştirdiğimiz robotik çözümlerin bir tanesi. Aynı şekilde insansız çalışan temizleme aletimiz de var. Bunu da zaman içinde artırmayı düşünüyoruz. Çünkü bunlar maliyetli kalemler. En önemli çözümlerden biri de tuvaletleri insansız şekilde temizleyecek ultraviyole kullanan robotları kullanarak sağlamayı planlıyoruz. Kornavirüs tüm dünyaya, havalimanlarına robotik çözümlerin ne kadar önemli olduğunu gösterdi.
Termal kaskla ateş ölçülecek
Havalimanında 7 gün 24 saat dezenfeksiyon işlemlerimiz devam ediyor. Havalimanından girerken hiç kimse termal kameradan geçmeden giremeyecek. Ama burası bir merkez havalimanı olduğu için yolcuların bağlantılı uçuş aralarında uzun saatler olabilir. O arada ateşi yükselebilir. Hijyen takımındaki arkadaşlarımızdan 3 kişi termal kask takacak. Bu kasklarda bulunan gözlükten kişiye baktığınızda vücut ısısını algılayacak. Terminalde de ateş kontrolünü, vücut ısısı kontrolünü devam ettirmek için termal kasklar kullanacağız.
Havalimanında temassız çözüm olarak yolculara sunduğumuz birinci teknoloji pasaporttan çipli pasaportu bulunanların parmak izi ve yüz fotoğraflarıyla beraber geçiş bankoları. Bunlara hızlı pasaport geçiş sistemi diyoruz. Bu sistemi kullanırken pasaportu okutmanız gerekiyor. Pasaportu okuturken de okuyucuyla eliniz temas ediyor. Burada da korona döneminde el teması olduğu için yolcularımızın hassasiyeti olacağını düşünerek çözüm ürettik. Okuyucunun üstüne bir kutu yerleştirdik ve bu alanı temizliyor. Pasaportunuzu okuttuktan sonra elinizi çektiniz. Beş saniye sonra bu bölüm tertemiz. Bu sistem ultraviyole teknolojisiyle okuyucuyu temizliyor.
“Biyometrik geçişe hazırız”
Dünyada biometriği kullanmakla ilgili çok ciddi bir trend var. Bu sistemdeki en önemli bilgi de insan datası. İnsan datası alma hakkı da devlatlerde. Türkiye’de çok yaygın bir şekilde parmak izi işlemi yapılıyor. Ama daha da önemlisi en temassızı yüz okuma sistemi. Akıllı kameralar ve yolcunun yüzü. Bunların ikisinin eşleştiği bir dünyada siz ne pasaport göstererek ne boarding pass göstermeye ihtiyacınız kalmayacak. Ve siz akıllı kameralarda yüzünüzü okutarak havalimanı içindeki ilk girişten, uçağa binişe kadar her süreci götürebilirsiniz. Bugün Türkiye’den çıkacak bir yolcu alışveriş de yapıyorsa beş kere pasaportunu gösteriyor. Bu inanılmaz bir hareket ve temas. Bunun kesin çözümü insanların yüzleriyle havalimanlarındaki bütün işlemleri yapar noktaya gelmesi. Biz İGA olarak buna hazırız. Teknolojimiz buna hazır. Ama bizde data yok. Kamu bu yönde çalışıyor, yüz datası oldukça sınırlı. Eğer biz bunu yaygınlaştırabilirsek bizim için inanılmaz verimlilik sağlayacak. Yolcular için bir rahatlık sağlayacak. Korona süreci de temassız işlemleri öne çıkardığı için inşallah Türkiye burada da fark yaratacak bir noktaya gelir. İç İşleri Bakanlığı bu konuda hızlı yol alırsa biz de onlara ayak uydurmak noktasında yüzde 100 hazırız.
Yurt dışından gelenlere PCR testi yapılacak
Yurt dışından gelen her yolcu Hudutlar ve Sahiller Sağlık Müdürlüğü’nün personeli ve kameralarıyla vücut ısısı kontrolünden geçtikten sonra pasaporta veya transfer bölgesine gidebilirler. Havalimanımızın transfer katında pasaport iç-dışı, dış-dış transferin yapıldığı kata inebilmek için havalimanının hangi iskelesine gelirseniz gelin termal kamera kontrolünden geçmeniz lazım. 37,5 derecenin üstündeki yolculara doktorlar müdahele edecek. Bu korona döneminde en önemli konulardan biri de ülkemizi korumak. Buraya korona transferini sağlamamak. Yurt dışından gelen yolcuların korona testinden geçmesi planlanıyor. Korona testi olarak da PCR testi uygulanacak. Boğazdan ve burundan alınan örneklerle pozitif ya da negatif oldukları test edilecek. Bunu yapmak için alan yaratmanız gerekiyor. Biz Sağlık Bakanlığı’na alanlarımızın mevcut olduğunu söyledik. Kendileri de normal sağlık desteğini verecekler. Prosedür daha kesinleşmedi. Yolcular Türkiye’ye girerken adreslerini vermek zorundalar. O verdikleri adreste de en azından 24 saat dışarıya çıkmadan bekleme taahhüdüyle Türkiye’ye girişleri sağlanacak. Ama daha kesinleşmedi. Uçakta da sağlıkla ilgili bilgiler doldurulup pasaport polisine bırakacaklar. Bu PCR testini yaptıktan sonra Sağlık Bakanlığı’nın 24 saate ihtiyacı olacak sonuçları almak için.
“2019’u yakalamamız 2021’in sonunda olur”
Sosyal mesafeyi koruyarak seyahat belli ölçüde bir norm olabilir. Yolcu güvenliğinin bu kadar riskli olduğunun düşünüldüğü bir dönemi çok uzun süre yaşatamayız. Eninde sonunda normalleşme gelmek zorunda. Hem havalimanlarına hem de havayollarına gelmek zorunda. Bizim açımızdan sosyal mesafe sorun değil, sosyal mesafe sorun olmayan havalimanıyız. Dünyadaki diğer havalimanları böyle bir uygulamayı uzun süre taşıyamazlar. Aşı mı olur, koronanın mutasyona uğrayıp gücünü kaybetmesi mi olur bir şekilde normalleşmenin önü açılmak zorunda. Açılacağını da inanıyorum çünkü bütün dünya bunu beraber çözmeye çalışıyor. Ben iyimserim. Normalleşmenin kriteri 2019’u yakalamaksa 2021 sonuna doğru yakalayabileceğimizi düşünüyorum. Bu sene yaz yavaş geçecektir. Çünkü ülkeler kendi sınırlarını açma konusunda ortak yol haritası belirleyemediler. Bu da normal çünkü her ülkenin koronadaki durumu farklı. İnen var, çıkan var. Daha yeni yeni giren var. Ülkelerin ICAO, IATA, ACI, WHO birleşiminden çıkacak çözüme çok acil ihtiyacı var. Bu bize ülkelerin hangi sağlık standartlarıyla havacılık yapacağını da gösterecek. Bu operasyonlarda rahatlama sağlayacaktır. Ama en önemlisi yolcunun kendini güvende hissetmesi. Normalleşmenin hem havayolları hem havalimanları hem de dünya ekonomisi için acil ihtiyaç var. 7-8 milyar insan böyle bir ekonomik düzende çok uzun süre dünyaya katma değer yaratamazlar.
Yolcular havalimanına normal saatlerinde gelecekler. Eskiden olduğu gibi. Biz buna karşı da tedbirlerimizi aldık. Sosyal mesafe kuralları havalimanında uzun kuyruklar oluşturmayacak. Gerekirse k önlemler alacağız. Eğer altyapınız buna uygunsa kullandığınız ekipman sayısı veya check-in kontuar sayısı buna uygunsa bu kuyrukları çok hızlı eritirsiniz.
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.